Babet ve Varis Üzerine

Yediklerinizden giydiklerinize, sporunuzdan uykunuza varisten korunabilmek için yapmanız gerekenler…

Soğuk su toplardamarların büzülmesine neden olup, kanın daha çabuk kalbe dönmesini sağlar. Böylece toplardamar rahatlar. Banyoyu mümkün olduğu kadar ılık suyla yapın. Ayrıca duş veya banyodan çıkmadan önce ayak bileğinden başlayarak kasıklara kadar soğuk su uygulayın. Gün içerisinde fırsat buldukça ayak bileğinizden diz üstüne kadar soğuk suyla duş alın.

Bacakları kuma gömmek ve direkt güneş ışınlarına maruz kalmak damarların genişlemesine ve içlerinde kanın birikmesine neden olur. Bu nedenle daha çok gölgede dinlenin ve mümkün olduğu kadar deniz içinde vakit geçirin. Suda hareket etmek toplardamarların çok daha kolay boşalmasını ve bacakların rahatlamasını sağlar.

Karın içi basıncını artıran kıyafetleri asla giymeyin. Korse giymektense özellikle kaçının. Dar giysiler bacaklardan kalbe dönmeye çalışan kanın rahat akmasını engeller ve bu akış yönünü daraltır. Bu nedenle bol kıyafetleri tercih edin.

Pantolon ve eteklerinizin bel kısmını fazla sıkmayın ve çok dar kemerler kullanmayın. Diz üstü taytlar, slip, iç çamaşırları, dar pantolonlar ve benzeri giysiler de baskı yaptıkları bölgenin altında kan toplamasına neden olur ve zaman içerisinde varislere yol açabilir.

Ayak bileği ve baldır kaslarının düzenli ve ritmik çalışmasını kısıtlamayacak ayakkabıları tercih edin. Ayakkabınız mutlaka 2 ile 3 cm topuklu olmalı ve asla dümdüz olmamalı.Bu yüzden ayakkabı seçiminizde babet tercihi yaparken bir kez daha düşünmelisiniz.

Yanlış beslenme varis gelişiminde etkili olabilir. Bu nedenle beslenmenize dikkat edin ve sık aralıklarla az miktarlarda yemek yiyin. Öğünlerinizde sebze ağırlıklı ve bol lifli yiyeceklere yer verin. Aşırı baharatlı, mayalı gıdalar, lifçe fakir yiyecekler, kahve, alkol ve sigaradan uzak durun.

Su içmek hem kanın akışını hem de vücutta biriken atık maddelerin atılımını kolaylaştırır. Bu nedenle günde en az iki litre su için.

Ayakta veya oturarak uzun süre hareketsiz kalmak, varis oluşumunu tetikler. Eğer mesleğiniz gereği sabit durmanız gerekiyorsa bacaklarınızı düzenli olarak hareket ettirerek kaslar yardımıyla kanın bacaklarda göllenmesini engellemeniz şart. Oturma süreniz yarım saati geçtiğinde 10-15 adım kadar yürüyüş yapmanız ayak ve bacaktaki dolaşımı düzenler. Bacak bacak üstüne atma, bağdaş kurarak ya da çömelerek oturma gibi hareketlerden mutlaka kaçının.

Geceleri uyurken yer çekiminden faydalanarak ayak ve bacaktaki birikmiş kan vücuda geri yönlendirilebilir. Bunun için ayakların kalp seviyesinden birkaç santim yüksek olmalı. Yatağın ayakucu kısmının altına 10 santimlik yükselti koyun. Yatakta geçirilen tüm süre boyunca ayakucundaki yükselti toplardamar kan akımını tamamen zahmetsiz bir şekilde yerçekiminin etkisiyle kalbe yönlendirir. Günün üçte birinin uykuda geçtiği düşünüldüğünde gece boyunca mükemmel bir tedavi almış olursunuz.

Ayak bileği ve baldırdaki ritmi hareketler kanın dönüşünü kolaylaştırır ve baldır kaslarını dolayısıyla da bacak pompasını güçlendirir. Bu esnada yapılan derin nefes alıp verme gibi solunum egzersizi de kanın dönüşünü kolaylaştırır. Her gün en az iki defa 20 dakika yürüyüş yapılmalı.

Varisi Engelleyen Şifalı Bitkiler

Varis bir rahatsızlıktır ve varisi engellemenin bir çok yöntemi vardır eğer kendinize dikkat ederseniz böyle bir rahatsızlıkla karşılaşma şansınızı en aza indirgemiş olursunuz.

Kadınların mor kabusu varis hemen hemen her yaş grubunda yaşanıyor. Günlük hayatımızı alt üst eden bu varisleri engellemek ve etkisi azaltmak aslında basit. Bunun için yüksek oranda antioksidan içeren meyveler tüketilmeli. Bunların başında mevsimi olan kiraz ve böğürtlen geliyor. İçerdiği antioksidan sayesinde varis şikayetlerinde azalmanın yanı sıra hastalığın önlenmesinde de etkin rol oynuyor.

Varis , damar kapakçıklarının kapanmaması sonucunda oluşan bir rahatsızlıktır ve damarları kapama yoluyla şikayetlerden kurtulabilirsiniz.Varis tedavisine alternatif olarak doğal olan meyvelerle karşılık veriyor. Kiraz ve böğürtlen sayesinde, toplar damarlar oksidan maddelerin zararlı etkilerine karşı daha dirençli oluyor. Peki kiraz ve böğürtlen dışında ne yapabiliriz inceleyelim…

Balığı sofralarınızdan eksik etmeyin

Balık, taze sebze ve meyve ile dengeli bir şekilde beslenilmelidir. Sağlıklı ve dengeli beslenme birçok hastalığa iyi geldiği gibi varisler için de oldukça faydalıdır. Özellikle lifli gıdalar tüketilerek hem bağırsakları temiz tutarsınız hem de varisin düşmanı kabızlıktan uzak durabilirsiniz. Kabız olduğunuzda, varis gelişimi toplar damarlara binen yük sebebiyle artmaktadır.

Diğer besin kaynaklarına baktığımız da zencefil, soğan ve sarımsakta varis tedavisinde etkilidir.

Şeker ve tuzdan uzak durun

Beyaz düşman olarak kabul edilen şeker ve tuz varislerin de başbelası. Şeker ve tuz dışında kızarmış gıdalar (özellikle fast-food), cips, tütün ve tütün ürünleri, aşırı alkol tüketimi de varislerin başlıca düşmanıdır. Bu yiyecek ve içeceklerde yer alan düşük lif içeriğine bağlı olarak kabızlığın rastlanma oranı da oldukça yüksektir.

Günlük olarak yürümek, bisiklete binmek ve yüzmek kan dolaşımının sağlığı açısından faydalıdır. Bu egzersizler bacak ve baldırlardaki kas pompasını düzenli olarak çalışmasını sağlar.

Kilo problemi
Yaş ve boy uzunluğuna bağlı olarak ağırlık ölçünüze dikkat edin. Obezite ve aşırı kilo alma durumunda, bacaklardaki toplardamarlara binen yük artar. Kiloya bağlı olarakta varisler daha kolay şekilde gelişir ve ilerler.

Kıyafetlerin etkisi

Özellikle kadınların dar elbise tutkusundan vazgeçmeleri gerekir. Bu tür kıyafetler, sağlıklı kan dolaşımını engeller. Özellikle bel bölgesine olan baskı nedeniyle dar pantolon ve kemerden uzak durmak gerekir.

Bacakları dinlendirme

Uzun süre ayakta çalışmak zorunda kalanlar açısında büyük önem taşıyan bacaklar, mutlaka dinlendirilmeli. Tabii sadece ayakta çalışanlar için geçerli değil bu durum. Uzun süre oturarak çalışanları da ilgilendiriyor. Günde en az 1 defa bacakların ikisini de kalp hizasının üzerine çıkarıp 20 dakika dinlendirilmesi gerekir. Yerçekimi nedeni ve vücut ağırlığını taşıdıklarından dolayı bacak toplardamarlarında oluşan kan birikmesi engellenmiş olacaktır.

Uzun süre ayakta sabit ya da oturma pozisyonunda kalmayınız. Bacak bacak üstüne atmaktan kaçının. Ağır eşya ya da yük kaldırmayın. Bu durumlarda da bacak toplardamarlarına yük biner ve kas pompası yeterli olarak çalışamaz.

İş yerinde ara molalar verin ve belli aralıklarla dinlenin. Oturarak çalışanlar arada kalkıp yürüyün. Evde televizyon seyrederken ya da kitap okurken bacaklarınızı yukarı kaldırın. Bu kan dolaşımını hızlandıracak ve sizi rahatlatacaktır.

Oluşan varisli damarlara dokunmamaya özen gösterin. Kaşıma ya da kontrol amaçlı dokunmalarla, incelmiş cilt nedeniyle enfeksiyon gelişimi riski oldukça yüksektir.

Bacaklarınızı rahatlatacak soğuk duş masajı iyi gelir. Masaj yaparken ellerinizle dokunmak yerine suyun etkisinden yararlanın. Bu sağlıklı kan dolaşımı için etkili bir yöntemdir. Ayrıca her banyo sonrasında bacaklarınıza yumuşatıcı sürerek hem cilt beslenmesini sağlayın hem de sağlıklı dolaşıma olanak verin.

Kaynak:http://onedio.com/

Güneş varis yapar mı?

Kadınlarda daha fazla ortaya çıkan ve estetik dışı görüntüsüyle pek çok kişinin sorun yaşamasına neden olan varisleri güneşin nasıl etkilediği hakkında konuşan Op. Dr. Mehmet Reis, güneşin varis sorununa neden olmayacağını söyledi.

Erkeklere oranla kadınlarda daha fazla görülen ve bir toplardamar hastalığı olarak estetik dışı görüntüsüyle pek çok kişinin sorun yaşamasına neden olan varisler hakkında konuşan Estetik International Sağlık Grubu doktorlarından Op. Dr. Mehmet Reis, “Güneş, varise ya da örümcek ağı görüntüsü dediğimiz belirgin kılcal damar sorununa neden olmaz. Ancak varisli bacaklarda güneş banyosu sırasında yükselen ısıyla birlikte, damarların büyümesine ve çok daha belirgin hale gelmesine sebep olur’’ diye konuştu. ‘’Cilde yakınlaşan damarların içi aşırı kanla dolar ve bu hastalıklı damarlardaki kan akışı artışı, varislerin çok daha büyük gözükmesini sağlar” diyen Reis, sadece güneşin değil aynı zamanda sıcak banyoların, uzun süren hamam seanslarının da aynı etkiyi yapabileceğinin altını çizdi.

YAZ AYLARINDA VARİS NEDENİYLE ÇEŞİTLİ SORUNLAR YAŞANABİLİR

Yaz aylarında pek çok kişinin varis yüzünden estetik sorunlara ek olarak kaşıntı, bacak ağrısı, bacak yorgunluğu, şişme ve ağırlık, cilt renk değişimi gibi problemlere maruz kaldığına dikkat çeken Op. Dr. Mehmet Reis, “Varis zamanla zayıflamış damar duvarları sebebiyle ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Cilt yüzeyine yakın şekilde görülen, bükülmüş ip gibi dokusuyla, hem estetik hem de sağlık şikayetleri şeklinde insanların hayatını etkiliyor. Yaz mevsimini yaşadığımız ve havaların aşırı sıcak gittiği şu günlerde, varisi olan vatandaşlarımızın daha dikkatli olması gerekiyor” ifadesinde bulundu.

VARİSTEN KURTULMAK MÜMKÜN

Varis probleminden kurtulmanın mümkün olduğunu söyleyen Reis, “ Varis tedavisinin bir an evvel yapılması, bu damar hastalığının kontrol altına alınması açısından çok önemlidir.  Varis sorunu yaşayanlara yaz mevsiminde uygulayabilecekleri bazı tavsiyelerde bulunan Reis,”Isı kaynaklarından kaçınmak, damarların genişlemesinin önüne geçmek, alınabilecek en doğru tedbirlerdendir. Varisler için bacakları aşağı sallandırmak yerine, kalp seviyesinden yukarı bir konumda dinlendirmek, daha hareketli bir yaşama geçiş yapmak, sigarayı bırakmak ve mutlaka varis tedavisine başlamak gerekiyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Varis tedavisi için zaman kaybetmeden yardım alabilirsiniz;

 

Bacak Bacak Üstüne Atmak Varise Neden Oluyor

Bacak bacak üstüne atma pozisyonu, kadın ve erkeğin en çok kullandıkları ve rahat ettikleri oturma şekillerinden biridir. Bu oturuş şeklini en çok bayanlar tercih etmekte ve günün çoğunluğunu bu şekilde idame ettirmektedirler.

Son zamanlarda bu oturuş şeklinin zararlı olduğu ve varis riskine zemin oluşturduğu uzmanlar tarafından ortaya atılmıştır. Varisin dışında daha birçok hastalığa neden oluşturan bu oturma şekli, kan dolaşımının düzenli şekilde akışına engel olur. Varis tehlike arz eden bir sorundur. Kirli kanın akciğere taşıyan toplardamarların işlevini yerine getirmesine engel olan varis, bacaklarda birikir ve kan pıhtılaşması, enfeksiyona ve kanama sorunlarına neden olabilir.

Kan dolaşımını kısıtlayan bu oturuş şekli, bacağın hareketsiz kalmasına neden oluyor. Bacak güzelliğine de engel olan bu etmen, daha çok ilerlediğinde, ayakta duramama, sıklaşan ağrılar, kramplar, kaşınma, yanma gibi reaksiyonlara sebep olur. Kişi varis problemi yüzünden gündelik hayatında sıkıntılar yaşar ve uzun süre hareket edemez, bu da iş hayatında olumsuz etkiler yaratır.

Kırmızı ve mavi kılcal damar görüntüsüne sebebiyet veren varis, özellikle bayanları olumsuz etkiler. Hamile olan hanımlara daha fazla acı veren varis, hanımların topuklu ayakkabı giymesine de engel olur. Bacak bacak üstüne atmak ayrıca bel burkulması gibi sorunlara da yol açmaktadır. En önemli ve zararlı etkisi, omurilik yapısının bozulmasına ve eğrilmesine neden olmasıdır. Ayrıca bayanların korkulu rüyası haline gelen selülit sorunu, bu oturma şeklinin neden olduğu olumsuzlukların başında yer almaktadır.

Rahatlığın ve keyfin emaresi haline gelen oturuş şekli, beldeki bulunan disklerin kaymasına neden olur. Ve bu keyifli oturuşun sonu, geri dönülmeyecek ve tedavisi çok güç olan hastalılara zemin oluşturur. Diz kapağına tek taraflı baskı yapan bu pozisyon, bu bölgede bulunan liflere zarar verir. Çatlakların oluşma nedenin en büyük nedeni, bu oturuş şeklinin getirdiği olumsuzluklardan ötürüdür. Bacakların vücut bünyesi için önemi büyüktür. Yürümeyi, hareket etmeyi sağlayan en önemli uzvumuzdur.

Bu uzvumuzu korumak, birçok hastalığın oluşmasına engel oluşturacaktır. Bacaklarımızın sağlıklı olması için, ilk önce bacak bacak üstüne atma pozisyonundan uzak durmalıyız. Ve bacaklarınızı sıcak su ya da hava yerine serin ve soğuk su ile yıkamalıyız. Sürekli hareket halinde tutunuz ve uzun süre aynı ayak üzerinde durmamaya özen gösteriniz.






Kaynak:bilgiustam

Dar Giysiler Varis Yapıyor!



Uzmanlar damarların genişlemesine neden olduğu için dar kıyafetlerin sağlığa zararlı olduğunu bildirdi.

Uzmanlar, kan dolaşımını zorlaştırdığı, damarların genişlemesine neden olduğu için dar kıyafetlerin sağlığa zararlı olduğunu dile getiriyor. Dar giysilerin varise yol açacağını vurgulayan uzmanlar, pantolon ve etek kemerlerinin sıkı oluşunun da zararlı olduğunu ifade ediyor.

Dar kıyafetlerden uzak durulması gerektiğini belirten, Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Selim Tansal, "Dar giysiler bacaklardan kalbe dönmeye çalışan kanın rahat akmasını engelliyor ve bu akış yönünü daraltıyor. Bu nedenle bol kıyafetleri tercih edin." dedi.

"İnsan vücudundaki kan akışı büyük bir uyumla sağlanıyor. Ancak bazen bir yerde oluşan bozukluk kanın yolunu şaşırmasına neden olabiliyor." diyen Tansal, artan kan basıncının damar yapısını bozarak varis oluşumuna neden olduğunu, hem kadınlarda hem de erkeklerde ortaya çıkabilen varislerin ağrı, yanma, ayak bileklerinin şişmesi, kaşınma ve yorgunluk hissinin yaşanmasına yol açtığını söyledi.

Kaynak:http://onedio.com/

Modernleştik varisimiz azdı!


Damar hastalıklarından olan varis, gelişmiş ülkelerde yaygınlaşmaya başladı.

Varis; daha çok öğretmen, berber, tezgahtar, fabrika işçisi ve cerrah gibi uzun süre ayakta çalışan meslek gruplarında görülüyor.

Gelişmiş ülkelerde varisin çalışmaya paralel olarak yaygınlaştığına dikkat çeken uzmanlar, tedavinin temeli olan varis çorabının herkesçe mutlaka giyilmesi gerektiğini vurguluyor.

Özellikle kırk yaşından sonra, risk olsa da olmasa da varis çorabının giyilmesi oldukça yararlı.

Çorap, basınç yaparak kanın kalbe ulaşmasını sağlıyor.

Halk arasında varisin kalp hastalıklarına yol açacağı veya varis olan bacağın kesileceği yönünde yanlış inanışlar bulunduğunu da dikkat çeken uzmanlar, tedavinin varisin durumuna göre uygun yöntemlerle yapılabileceğini söylüyor.

Kaynak:mahmure.com

VARİS İÇİN BASİT EGZERSİZ HAREKETLERİ


Bacaklarındaki varislerden şikayetçi birçok bayan egzersiz hareketleri yapmaktan çekinirler. Egzersiz yapmanın varisleri daha kötü bir duruma getireceğinden korkarlar, sanırım. Aslında egzersiz yapmak, hareket etmek selülitte olduğu gibi variste de kan dolaşımını düzenleyerek varisleri rahatlatacaktır. Bacakları çalıştıran her hangi bir egzersiz örümcek ağı görünümünü engellemeye uygun olabilir. Varise önlem almak için en iyi egzersizler ise baldırları çalıştıran hareketlerdir. Örn: yüzme, yürüme, ip atlama, bisiklete binme, step, airobik, vb. Eğer zaten varisleriniz varsa orta derecede bacak egzersizleri ile kaslarınızı çalıştırıp kan dolaşımını iyileştirmek isteyebilirsiniz. Böylece bu varisli damarlarda biriken kanı yeniden vücudunuza dağıtmakta başarılı olacaksınız.


Bir merdiven basamağına çıkıp topuklarınızı boşlukta kalacak şekilde ayaklarınızı en uca yerleştirin. Kendinizi ayak parmaklarınızda yükseltip, yavaşça topuklarınız merdivenden daha aşağı seviyeye gelinceye kadar alçaltın. Denge sağlayabilmek için elleriniz ile tutunmak isteyebilirsiniz. Yaklaşık 40 tekrar yapmaya özen gösterin. Bu hareket baldırlarınızı gerip kaslarınızı çalıştıracaktır.

Sırtüstü yatıp ellerinizi kenarlarınıza veya (eğer alt karın kaslarınız kuvvetli değil ise) poponuzun altına yerleştirin. Ayaklarınızı yerden kesip dizlerinizi teker teker göğsünüze çekerek pedal çevirme hareketi yapın. Bu hareket aynı zamanda alt karın kaslarınızı da çok efektif çalıştırır.

Evde egzersiz için parmak uçlarınızda yürüyün ki baldırlarınız iyi bir egzersizden geçsin.

Aynı şekilde topuklarınızda yürüyerek ön bacak kaslarınızı ve ayak bileklerinizi kuvvetlendirin, kan dolaşımı rahatlasın.

Sırtüstü yatıp ellerinizi kenarlarınıza veya poponuzun altına yerleştirin. Belinizi ve poponuzu yere bastırarak bir bacağınızı dikey şekle gelinceye kadar kaldırıp bu pozisyonda tutun. Yavaşça bacağınızı indirip diğerini kaldırın. Bu hareket bacaklardaki kan dolaşımını rahatlattığı gibi belinizdeki diskleri de rahatlatacaktır.

Sırtüstü yere yatın. Bacaklarınızdan birini göğsünüze çekip dizinizin altından ellerinizle destekleyin. Bu pozisyonda birkaç saniye beklerken ayak parmaklarınızı mümkün olduğunca geri çekip ileriye ittirin. Yavaşça diğer bacağınıza geçin. Hareketler yavaşça fakat hissederek uygulanmalıdır.

Bu egzersizleri uyguladıktan sonra bacaklarınızı düz duvara yaslayarak poponuzu iyice duvara yanaştırıp bu pozisyonda birkaç dakika dinlenin. Böylece kan dolaşımı rahatlayacaktır.

Erkekler de risk altında

Kalp damar cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Alptekin Yasım, topuklu ayakkabıların varise neden olduğunu ayrıca erkeklerin de kadınlar kadar risk altında olduğunu belirtti.


Dr.Yasım, birçok kişinin ilerleyen yaşlarda varisle karşılaştığını belirtti. Toplar damarların genişlemesi ve kıvrılması sonucu ortaya çıkan varise, aşırı ayakta durma, doğum, çalışma şartları, damar duvarının zayıflaması ve genetik etkenlerin yol açtığını ifade eden Yasım, 50 yaşın üzerinde bir çok kişide farkı derecelerde varis görüldüğünü söyledi.

Yasım, varisin oluşumunda ayakta durmanın daha etkili olduğunu, hastalığın gelişmesindeki en önemli faktörlerden birinin ise topuklu ayakkabı kullanımı olduğunu vurguladı.

Ayak bölgesine gelen kanın tekrar kalbe pompalanmasını sağlayan bacaklardaki kas pompalarının, topuklu ayakkabı giyildiği zaman sürekli açık kaldığını ve bu görevi yerine getiremediğini dile getiren Yasım, şunları kaydetti:

“Bacak kasının kasılıp gevşemesi lazım ki kanı yukarıya gönderilebilsin. Topuklu ayakkabı giyildiği zaman bacağınız sürekli kasılmış halde kalacağı için kanı yukarı pompalama faktörü ortadan kalkacaktır. Bu durumda varis gelişimi artacaktır. Genç bayanlar özellikle güzel görünmek uğruna sağlıklarını tehlikeye atıyorlar ve varis gelişimine genç yaşta kendilerini maruz bırakıyorlar.”

ERKEKLER DE KADINLAR KADAR RİSK TAŞIYOR

Varisin daha çok kadınlarda görülen bir hastalık olarak bilindiğini anlatan Yasım, kadınların hastalığın estetik yönü nedeniyle doktora daha çok başvurmaları nedeniyle böyle bir kanı oluştuğunu ancak uluslararası çalışmaların erkeklerle kadınlar arasında çok fark olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

Doç. Dr. Yasım, varisin yaşam kalitesini düşürdüğünü, kronik yorgunluk, ağrı ve yanma gibi bir çok sıkıntıya neden olduğunu ifade etti.

Kaynak:hurriyet.com.tr

Varisin 5 gerçeği
Kalbe kan taşıyan damarlardan biri de varis damarlarıdır. Bacaklardaki bu damarların şişmeleri, bakılınca görülecek duruma gelmeleri, ‘‘varis'' adı verilen hastalığın habercisidir. Hem kadınların hem de erkeklerin sorunu olan varisle ilgili gerçeklere bir göz atalım:

Her bir erkeğe karşılık beş kadında varis hastalığına rastlanır. Bunun başlıca nedeni hormonlardır. Hastalığın kalıtımla ilgisinin olduğu da sanılıyor. Erkeklik ve dişilik hormonları, varis hastalığına neden olabilirler.

Hormonların etkisi yüzünden, adet dönemi öncesinde varis damarları daha çok şişer.

Hamilelik döneminde vücudun ağırlığının artması damarlara baskı yapar. Aynı zamanda hormonlar da etkili olurlar. Bu nedenle hamile kadınlarda varis hastalığına çok sık rastlanır.

Hareketsiz kalmak ve yüksek topuklu ayakkabı giymek de hastalığın yaygınlaşmasında önemli rol oynuyor.

Ayakta uzun süre hareketsiz kalmayın. Elastiki spor taytlar ve çoraplar giyerek de varis hastalığını önleyebilirsiniz. Düzenli olarak egzersiz yapmak çok önemlidir.

Varisi önlemek için Zeytin tüketmeyi ihmal etmeyin

Tarihi M.Ö 6000 'e kadar dayanan zeytin tarihin en eski ağaçlarındandır. Eski çağlardan kalan verilere göre zeytin geçmişte sadece gıda olarak kullanılmadı, aynı zamanda dinsel, sağlık ve yakıt gibi farklı şekillerde kullanıldı. Ayrıca kutsal kitaplarda da zeytin kelimesi birçok kez kullanılmakta ve tanrının insanlara hediyesi olarak geçmekte.

Faydaları nelerdir?

1) İçinde birçok vitamin ve minarel bulunur.

2) Kalorisi azdır. Bu kalorinin çoğu yağdan gelir ve bu doymamış yağ olduğu için sağlıklıdır.

3) Kolestrolü düşürür.

4) Kanser, alzheimer gibi hastalıklara karşı savaşır.

5) Yüksek lif içerdiği için diyetlerde alternatif bir besin kaynağıdır.

6) Varis oluşumunu önlemeye yardım eder.

7) Kansızlığı önler.

8) Üreme sistemini güçlendirir.



9) Bağışıklık sisteminin korunmasında büyük katkı sağlar.

10) Yüzde yirmi beşe kadar hafızayı yükseltir.

11) Zeytin yemek cildi sağlıklı ve yumuşak tutar. Yüzde yirmi oranında kırışıklıkları önler.

12) Beyine tokluk hissi gönderir. Yemekten önce 10 zeytin yiyerek iştahınızı azalta bilirsiniz.

Daha fazla bitkisel yöntem ve tarifler için burayı ziyaret edebilirsiniz

                              ↓

Varise Kantaron Yağı 

Kantaron yağı, centaury oil kantaron bitkisinden elde edilen şifalı bir bitki yağıdır. Özellikle yaraların iyileşmesinde mucize faydaları olan kantaron yağı yanıklarda da çok etkilidir. Cilt güzelliği için de çok yararlı olan kantaron yağının bakın ne çok faydası var açıklayalım.

Kantaron Yağının Faydaları:

* Yara ve yanıkları iz bırakmadan iyileştirir,
* Açık yaralar, taze yaralanmalar, kesikler, ezikler, çarpmalar sonucu oluşan morluklar vb durumlarda iyileşme sağlar,
* Antiseptik özelliğiyle yarada mikrop üremesini engeller,
* İltihap önleyici özelliğiyle yarada herhangi bir iltihap oluşmasına engel olur,
* Vücududu kuvvetlendirir,
* Hazmı kolaylaştırır,
* İshali keser,
* Mide ağrılarını iyileştirir,
* Hemoroid yani basur için çok etkilidir,
* Damar büzücü etkisiyle kanamayı kısa sürede durdurur,
* Yanıklarda ve haşlanmalarda da kantaron yağı bir numaralı yardımcınız olmalı. Yanıkları kısa sürede iyileştirdiği gibi, yanık anındaki acıyı dindirir. Yanığın mikrop kapmasını ve iltihap oluşumunu engeller. Güneş yanıklarında da kantaron yağından yararlanabilirsiniz. Yanık bölgelerinize sürdüğünüzde acınızın azaldığını hemen hissedeceksiniz. Yanıklarınız kısa sürede iyileşecektir,
* Trafik kazaları sonucu meydana gelen iç yaralanma ve iç kanamalarda hem sürülerek, hem de dahilen içilerek kullanılır. Damar büzücü oluşu sebebiyle iç kanamaların durmasına yardımcı olur,
* Hematomlarda derideki mavi, mor lekeler, beze şişkinliklerinde ilgili bölgeye sürülüp masaj yapılır,
* Pürüzsüz bir cilde sahip olabilmek için, cilt bakım yağı olarak yararlanabilirsiniz.
* Kantaron yağı bebeklerin pişiklerinde de çok etkilidir,
* Bebeklerde karın ağrısı için karnına döküp ovalandığında ağrıyı geçirir,
* Sırt ağrıları,lumbago, siyatik ve romatizmada masaj yağı olarak kullanılmaktadır.Ardıç ve kekik yağı ile karıştırıp kullandığınızda daha da etkili olacaktır,
* Dahilen kullanımda kan şekerinin düşürülmesine yardımcı olur.
* Yine dahilen iç ve dış varislerin tedavisinde etkilidir. Bunu damar büzücü özelliğiyle yapar.

* Mide ağrılarında ve mide ülserinin tedavisinde de dahilen kullanılır.
* Sürekli ayakları üşüyenler için çok iyi gelir. Kekik yağı ile beraber ayaklarınıza sürdüğünüzde ayaklarınız üşümeyecektir,

Kantaron Yağının Zararları:

Kantaron yağının insan sağlığı için bir yan etkisi ve zararı yoktur. Fakat ölçülü kullanılmasında fayda vardır. Dahilen kullanıyorsanız yani ağızdan alıyorsanız günde bir tatlı kaşığından fazla alınmamalıdır.

Kantaron Yağı Nasıl Kullanılır:

Kantaron yağını dahilen kullanacaksanız yani ağız yolu ile alacaksanız; bir fincan suya 3-4 damla damlatılarak günde 3 defa içilir. Yada bir kesme şekere 3-4 damla damlatıp yiyebilirsiniz.

Kantaron yağını haricen kullancaksanız yani cildinize sürerek uygulayacaksanız; cilde masaj yaparak yedirilir. Kullanmak istediğiniz bölgeye sürüp iyice yedirinceye dek masaj yapmak gerekir. Hemoroid içinde aynı şekilde dıştan sürülerek kullanılır.

Babet giyenlerde varis tehlikesi

Yediklerinizden giydiklerinize, sporunuzdan uykunuza varisten korunabilmek için yapmanız gerekenler...

Denizde vakit geçirin (tabi yaz geldiğinde)

Bacakları kuma gömmek ve direkt güneş ışınlarına maruz kalmak damarların genişlemesine ve içlerinde kanın birikmesine neden olur. Bu nedenle daha çok gölgede dinlenin ve mümkün olduğu kadar deniz içinde vakit geçirin. Suda hareket etmek toplardamarların çok daha kolay boşalmasını ve bacakların rahatlamasını sağlar.

Dar kıyafetlerden kaçının

Karın içi basıncını artıran kıyafetleri asla giymeyin. Korse giymektense özellikle kaçının. Dar giysiler bacaklardan kalbe dönmeye çalışan kanın rahat akmasını engeller ve bu akış yönünü daraltır. Bu nedenle bol kıyafetleri tercih edin.

Pantolon ve eteklerinizin bel kısmını fazla sıkmayın ve çok dar kemerler kullanmayın. Diz üstü taytlar, slip, iç çamaşırları, dar pantolonlar ve benzeri giysiler de baskı yaptıkları bölgenin altında kan toplamasına neden olur ve zaman içerisinde varislere yol açabilir.

Ayakkabı seçimi önemli

Ayak bileği ve baldır kaslarının düzenli ve ritmik çalışmasını kısıtlamayacak ayakkabıları tercih edin. Ayakkabınız mutlaka 2 ile 3 cm topuklu olmalı ve asla dümdüz olmamalı.

Yanlış beslenme varis gelişiminde etkili olabilir. Bu nedenle beslenmenize dikkat edin ve sık aralıklarla az miktarlarda yemek yiyin. Öğünlerinizde sebze ağırlıklı ve bol lifli yiyeceklere yer verin. Aşırı baharatlı, mayalı gıdalar, lif bakımından fakir yiyecekler, kahve, alkol ve sigaradan uzak durun.

Su içmek hem kanın akışını hem de vücutta biriken atık maddelerin atılımını kolaylaştırır. Bu nedenle günde en az iki litre su için.

Bacak bacak üstüne atmayın

Ayakta veya oturarak uzun süre hareketsiz kalmak, varis oluşumunu tetikler. Eğer mesleğiniz gereği sabit durmanız gerekiyorsa bacaklarınızı düzenli olarak hareket ettirerek kaslar yardımıyla kanın bacaklarda göllenmesini engellemeniz şart. Oturma süreniz yarım saati geçtiğinde 10-15 adım kadar yürüyüş yapmanız ayak ve bacaktaki dolaşımı düzenler. Bacak bacak üstüne atma, bağdaş kurarak ya da çömelerek oturma gibi hareketlerden mutlaka kaçının.

Ayaklar kalp seviyesinin üstünde olmalı

Geceleri uyurken yer çekiminden faydalanarak ayak ve bacaktaki birikmiş kan vücuda geri yönlendirilebilir. Bunun için ayakların kalp seviyesinden birkaç santim yüksek olmalı. Yatağın ayak ucu kısmının altına 10 santimlik yükselti koyun. Yatakta geçirilen tüm süre boyunca ayak ucundaki yükselti toplardamar kan akımını tamamen zahmetsiz bir şekilde yerçekiminin etkisiyle kalbe yönlendirir. Günün üçte birinin uykuda geçtiği düşünüldüğünde gece boyunca mükemmel bir tedavi almış olursunuz.

Ayak bileği ve baldırda ki ritmi hareketler kanın dönüşünü kolaylaştırır ve baldır kaslarını dolayısıyla da bacak pompasını güçlendirir. Bu esnada yapılan derin nefes alıp verme gibi solunum egzersizi de kanın dönüşünü kolaylaştırır. Her gün en az iki defa 20 dakika yürüyüş yapılmalı.

Kaynak:mahmure.com

Sağlıklı bir hayata kavuşmak için küçük ama etkili 19 alışkanlık

Sağlıklı bir hayata kavuşmak için hayat tarzınızda yapabileceğiniz değişiklikler nelerdir? Bu soruya küçük büyük herkesin bir cevabı olabilir. Hayat tarzınızda değişime gidebileceğiniz uzun vadede kişiliğinizi de etkileyebilecek, küçük ama etkili alışkanlıklardan bazıları işte bunlar:

1. Kahvenizi sade için

Kahve içmek sağlığınıza faydalı olabilir

Kahve içmek sağlığınız için iyidir. Bununla birlikte kahveyi şekersiz, sütsüz, kremasız ve diğer tatlandırıcılar olmadan tüketirseniz kaloriyi ortadan kaldırıp, kahvenin sağlığınıza iyi gelmesini sağlayabilirsiniz.

2. Dişlerinizi fırçalarken tek ayak üzerinde durun

Bu alışkanlık, iki işi bir arada yapmanızı kolaylaştırırken, aynı zamanda dengenizi geliştirmenize de fayda sağlar.


3. Tostunuza tereyağı yerine avokado sürün

Avokado, sağlıklı bir hayatın vazgeçilmezlerinden olabilir. Bu tarz yeşil, şişman meyveler sağlıklı yiyeceklerin başında gelir.

4. Günde 20 dakika meditasyon yapın

Meditasyon yapmak sizi rahatlatacaktır

Uzman rahatlama tekniklerinin sağlık için ne kadar iyi olduğunu her zaman vurguluyorlar.

5. Şeker yerine meyve yiyin

İçerisinde işlenmiş şeker barındıran sağlığınız için zararlı olabilir. Bunun yanında meyve de tatlıdır ama içerindeki şeker doğaldır. Ayrıca meyveler, lif ve vitamin bakımından da zengindir.

6. Yemeğinizi kendiniz yapın

Kendi yemeğinizi yaparak sağlıklı yiyecekler tüketebilirsiniz

Kendi yaptığınız yemeği yerseniz; yedikleriniz daha sağlıklı olur, yemeğe harcadığınız parayı biriktirebilirsiniz ve bir şeyler başarmış olma hissi kendinize olan güveninizi tazeler.

7. Arabanızı gideceğiniz yerden biraz uzağa park edin

Arabanızı her zaman varış noktanızdan biraz uzağa park ederseniz, fiziksel olarak hareketli kalmayı günlük rutininize eklemiş olursunuz bunun da bacakların rahatlaması ve varis oluşumunu önlemesine faydası olacaktır.

8. Asansörü değil, merdivenleri kullanın

Her zaman merdivenleri kullanmak, kalori yakmanıza ve ayak kaslarınızın gelişmesine katkı sağlayabilir.

9. Açken alışveriş yapmayın

Alışveriş yapmadan önce bir şeyler atıştırırsanız, marketten alacağınız sağlıksız gıdaların sayısı azalacaktır.

10. Bol bol su için
Suyu çok içmenin faydaları saymakla bitmez: Sağlıklı bir cilt, sağlıklı bir saç, enerjik olmak ve daha niceleri. Hatta bazı fitness uzmanları, yemek yemeden önce su içmeniz halinde kilo verebileceğinizi de iddia ediyor.

11. Telefonunuzu arada bir kapatın

Zaman zaman elektronik cihazlardan ve iletişimden uzakta kalmak, stresli insanlar için rahatlama tekniklerinden birisi olabilir.

12. Kitap okumayı ihmal etmeyin

Kitap okumak hayata bakışınızı değiştirebilir

Kitap okumak bilgi seviyenizi geliştirmenizi, hayatınızdaki stresi azaltmanızı ve en azından internetle olan bağınızı bir süreliğine koparmanızı sağlayabilir.

13. Hızlı yürüyün

Hızlı yürümek hem daha fazla fiziksel aktivite yapmanızı hem de varış noktanıza erkenden gitmenizi sağlayabilir.

14. Beyaz ekmekten bir parça yiyeceğinize, buğday ekmeğinin tamamını yiyin

Buğday ekmeği lif bakımından zengin olduğu için, beyaz ekmekten daha sağlıklıdır. Ayrıca lifler sindirime yardımcı olur.

15. Nemlendirici kullanın

İyi bir nemlendirici programı uygulamak, sağlıklı bir cildiniz olmasını sağlayabilir.

16. Her gün streching yapın

Strecthing yapmak, esneklik kazanmanızı sağlayabilir

Yapılan araştırmalara göre esneklik kazanmak için strecthing yapmak sizin gücünüzü ve tahammül sınırınızı artırabilir.

17. Ellerinizi sabunla yıkayın ve kurulamayı unutmayın

Bu basit alışkanlık mikroplardan kurtulmanızı sağlayabilir. Ayrıca ellerinizi ıslak bırakmamak da bakterilerin yayılmasına engel olur.

18. Toplu taşıma kullanıyorsanız, gideceğiniz duraktan bir durak önce inin

Yürümek kalorilerinizi yakmanıza, kaygınızı azaltmanıza ve kemiklerinizi sağlamlaştırmanıza faydalı gelebilir.

19. Güneş kremi kullanın

Güneş kremi kullanmak, cilt kanseri olmanızı engeller.

VARİS DEYİP GEÇMEYİN


Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Yusuf Kalko, genç yaştan itibaren oluşmaya başlayan varislerin ani ölümlere dahi sebep olabileceğini söyledi.

Çoğunlukla bacaklarda görülen varisler bir damar hastalığı olup, kanı akciğer ve kalbe geri taşıyan toplar damarların ilerletici bir şekilde genişlemesidir. 20’li yaşlardan itibaren hem kadınlarda hem de erkeklerde görülmeye başlar. Özellikle uzun saatler ayakta kalanlarda daha sık görülür.

Diğer toplardamar hastalıkları gibi varis hastalığında da en önemli faktörün aileden gelen yatkınlık olduğunun altını çizen Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Anne ve babanın yanı sıra birinci dereceden yakın diğer aile bireylerinde varis sorunu yaşanıyorsa dikkatli olmakta fayda var. Bu kişiler genetik yatkınlığın yanında uzun süreler ayakta kalıyor ya da uzun süre sabit oturuyor ise aynı zamanda sigara tiryakiliği ve kilo ile mücadele ediyorsa varis oluşma oranı daha yüksektir. Özellikle kadınlarda hamilelik ve doğum sonrası kendini daha fazla gösterir” dedi.

Varis ve venöz yetersizliği teşhisi ile bilgi veren Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Damar sistemi muayenesi sonrası Doppler Ultrason ve gerektiğinde Venografi gibi tetkiklerle varis ve venöz yetersizliği teşhisi konulabiliyor. Yapılan tetkikler neticesinde hastalığın ilerleme derecesine göre venöz basıncını düşüren ilaçlar ve varis çoraplarının düzenli kullanımının yanı sıra lazer tedavileri ve gerektiğinde cerrahi müdahaleler gibi kombine tedavi yöntemleri mevcut” dedi.

Tedavilerin gecikmesi durumunda nadir de olsa ani ölüme neden olabilecek etkiler olabileceğini ifade eden Başarılı Damar Cerrahı Kalko, ”Varis ve venöz yetersizliğin gecikmesi durumunda ayak ve bacaklarda akıntılı, kokulu ve iyileşmeyen yaralara neden olabiliyor. Thromboflebisit dediğimiz damar içi iltihapları ise en ciddi sonuçlar arasında olup venöz thrombozlar sonu akciğer ve kalp damarlarını pıhtı ile tıkamasına neden olabilir. Bu durum da ani ölümlere neden olabilir” dedi.

Varisten korunmanın yollarına da değinen Yusuf Kalko, ”Varisler tekrarlayabilir ancak bunu engellemek elimizde. Öncelikle hareketli yaşamdan vazgeçmeyin, her gün mutlaka yürüyüş yapın, yüzün, bol su tüketin, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden uzak durun, topuklu ayakkabılar ve dar kıyafetlerden kaçının, bacaklarınıza düzenli olarak soğuk su ile masaj yapın ve uyurken bacaklarınızın yaklaşık 10 cm kadar yukarıda olmasını sağlayın” dedi.

Kaynak:medyafaresi.com

Varis hastalığı hakkında fazla bilinmeyen gerçekler

Varisin, bacaklarımızdaki pislenmiş kanı arındırıp temizlemek üzere akciğere götüren yüzeysel toplardamardaki yetmezliktir.

Varis, bacaklarımızdaki pislenmiş kanı arındırıp temizlemek üzere akciğere götüren yüzeysel toplardamardaki yetmezliktir. Bacaklardaki pis kan farklı işlevler yardımı ile pompalanıp akciğere gider. Bu kanın yer çekimi sayesinde tekrar geri gelmesine bacağımızdaki toplardamarlarda bulunan kapakçıklar izin vermez. Bu kapakçıkların da farklı kalıtımsal ve başka etkenler sonucu görevini yapamaz duruma gelmesi halinde; akciğere giden kanın, yer çekimi kuvveti ile geriye gidip bacak toplardamarında toplanarak öncelikle kendini belli eden varis ismi verilen hastalığı ortaya çıkartır. Genelde her 4 bayandan 1 tanesinde mutlaka meydana gelir. İlk başta göz ardı edilen bu şikayetlerin, ileri zamanlarda iyileşmeyen yaralara, enfeksiyonlara, ve damar içi pıhtılaşmalar gibi büyük sorunlara neden olabilir. Ülkemizde genelde 4 bayandan birinde de bu hastalık belirtileri bulunur. Bacakların sağlıklı olması için yapılacak önemli durumlar vardır. Genelde bacaklarımızı çok hareket ettirmeliyiz. Bacak kaslarının tatillerde, uzun süreli yolculuklar esnasında araçtan inip yürümek gerekir, mümkün mertebe günde 30 dakika bacaklarımızı yukarıya doğru kaldırılmalı, bacakların yattığımız yatakta da yüksek seviyede olması gerekir.

Varis Kilo İlişkisi


Evre 1 (1. derece varisler) 

Çapı 1 ile 3 mm arasında olan ama cildin dışına çıkmayan varislerdir. Hastaya zarar vermezler. Hafif ağrı yaparlar. Kılcal varislerdir.

Evre 2 (2. derece varisler)

Çapı 4 ve 5 mm üzerine çıkmıştır. Daha şiddetli ağrı daha büyük yakınma söz konusudur.

Evre 3 (3. derece varisler)

Bacaklarda şişme başlar. Sağ bacak çapı 20 cm iken sol bacak 25 cm  olabilir. Daha çok ağrı şikayeti olur. Hastalar çok tipik olarak ayakkabılarımı giyemiyorum diye yakınırlar.

Evre 4 (4. derece varisler)

Ayak bileği etrafında siyaha yakın renk değişikliği meydana gelir.

Evre 5 (5. derece varis)

4 ile 6 arasında ara evredir.

Evre 6 (6. derece varis)

Ayak bileğinde yaralar ortaya çıkar.


Varis ve fazla kilo

Varis ile fazla kilonun ne ilişkisi vardır?
Varis kilolu insanlarda daha sık görülür. Bu özellikle kadınlar için geçerlidir. Yani fazla kilolu kadınlarda varis kesin olarak daha sık görülür. Bunun nedeni karındaki fazla kiloların karın içinde ana toplardamarlara bası yaparak bacaktaki kanı kalbe taşımaya çalışan toplardamarları zorlar.

Kilo verilmesi varisin gelişimini yavaşlatabilir ya da oluşturduğu yakınmaları azaltabilir.

Fazla kilo varis tedavsine engel midir?

Kesinlikle hayır. Fazla kilosu olanlarda da aynı şekilde varis tedavi edilebilir.

Kilolu insanlarda varis tedavi edilemez inancı yanlıştır.

Fazla kilo sadece ameliyatsız varis tedavisinden sonra sonra 2-3 hafta boyunca giyilmesi gereken varis çoraplarının rahat giyilmesini de etkileyebilir.

Damar Ağrısı Nasıl Geçer

damar ağrısı ve varis ağrısı

Bacaklarda oluşan ağrıların en sık görüldüğü durum romatizmal denilen kas veya eklem ağrılarıdır. İkinci sırada ise varis denilen toplar damar genişlemeleri ve kılcal damar çatlamaları yer almaktadır. Bu ağrılar birbirinden çok farklı ağrılar olduğu için muayene sırasında rahatlıkla ayırt edilebilmektedir.

Varis ağrısı ile eklem ağrısı arasındaki farklar şu şekildedir.
Varis Ağrısı

Varis ağrısı akşamları olur.
Yürüme esnasında bu ağrılar azalır.
Varisler görülür.
Bu ağrılar ilaçla geçmez.
Şişlikler oluşur.
Çorap ağrıyı azaltır.
Soğuk ağrıya iyi gelir.

Eklem Ağrısı

Bu ağrılar sabahtan da vardır.
Yürüme esnasında ağrı daha fazla artar.
Damarlar görünmez.
İlaçla bu ağrılardan kurtulabilirsiniz.
Şişlik olmaz.
Çorap hiç bir şekilde ağrı için fark etmez.
Sıcak ağrıya iyi gelir.
Bu iki ağrı şeklinde de tedaviler çok farklı olmaktadır.

Bu ağrıların tedavileri birbirinden çok farklıdır. Bu iki türdeki ağrıda da başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Varisten kaynaklanan ağrılar varis tedavisine başlandığı an büyük bir oranda azalır ve yok olur. Diğer sebeplerden dolayı olan ağrılar varis tedavi edilse de devam eder. Bazı vakalarda ağrının hangi türden olduğu kestirilemez. Bu durumda varis tedavi edilir yine de ağrı devam ediyorsa bu sefer diğer sebepler araştırılır bu yaklaşıma da “tedaviden teşhise giden yol” adı verilir.

Kaynak:dogaltedavimucizesi.com

Ojeli ayakla çizme giymeyin!

Oje sürerken bunlara dikkat edin

Ayak Sağlığı Uzmanı İsmail Tuncel, ojeli tırnakların uzun süre bot veya çizmede kalmasının, varis, tırnak batması, şekil bozukluğu, mantar enfeksiyonu gibi rahatsızlıklara yol açabileceğini belirtti.

Her insanın ayağında 19 damar kası ve 7 bin 200 sinir ucu bulunduğuna dikkati çeken Tuncel, yanlış tercihlerin, çeşitli sağlık sorunlarına neden olabileceğini anlattı.

Zorunlu olarak kış aylarında herkesin kapalı ayakkabı giydiğini dile getiren Tuncel, "Ayakkabı seçiminin, ayak yapısıyla direkt ilgisi vardır. Yanlış ayakkabı seçimi, devamında idrar yolları enfeksiyonu, bel ağrısı, uzun süre ayakta duramama şikayetleri gibi birçok sorunu beraberinde getirebilir, mantar enfeksiyonu kaçınılmaz olur. Her akşam eve gelindiğinde ayaklar sabunlu suyla yıkanmalıdır" dedi.

İsmail Tuncel, kimi kadınların şık görünmek için sağlık sorunlarına neden olabilecek hatalar yaptığını savundu.

Bunlardan birinin, ayak tırnaklarındaki oje silinmeden çizme veya bot giyilmesi olduğuna işaret eden Tuncel, şöyle konuştu:

"Botun içindeki ayaklar, hapisteki insan gibidir. Havasız kaldığı için dolaşım olmaz ve kılcal damarlar görevini yapamaz. Deride bulunan 400 ter gözeneği zaman içinde kapanır. Bunun devamında da ayakta değişim başlar. Mantar enfeksiyonu tırnağa bulaşır ki bu da şekil ve renk bozukluğunu devamında getirir. Ayrıca ojelerdeki kimyasal maddeler, havasız ortamda tırnağın hem rengini değiştirir hem de kavisini bozar. Tırnaktaki kavis adeta dağ şeklini alır, renk değişikliği iki katına çıkar ve mantar enfeksiyonu gelişir."

Tuncel, ayak tırnaklarında oje bulunan kadınların, çizme ya da bot giymeden önce bunları silmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Modern Toplumların Yaygın Hastalığı Varis

Damar hastalıkları arasında en sık görülen varis bir toplar damar hastalığıdır. Erişkin nüfusun yaklaşık %15'inde rastlanmaktadır.Kelime anlamı olarak; deri altındaki toplar damarların genişleyip kıvrımlı bir hal alması ve görünür hale gelmesidir.

Varislerin Tedavisi
Bacak adalesini kuvvetlendiren jimnastik yapılması, ayağın yükseğe kaldırılması, varis çorabı kullanılması, diyet ve yaşam tarzının değiştirilmesi (zayıflama, aşırı oturarak veya ayakta uzun zaman durarak çalışmaktan sakınmak), aşırı sıcaktan korunma, soğuk duş (günde iki kez, topuktan başlayarak yukarı doğru) gibi uygulamalar varislerin ilerlemesini yavaşlattığı gibi hastanın rahatlamasını da sağlayabilir.


Tüm bu önlemlere rağmen gerek fonksiyonel gerekse kozmetik nedenler ile ileri tedaviler önerilebilir.

Dikkat! Varisler kalp yetmezliğine yol açıyor!

Çok ayakta duran ve doğum yapan kadınlarda görülen varisler ve tedavisi hakkında Memorial Hizmet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Kamil Göl, bilgi verdi.


Varis, özellikle ayakta durarak çalışan kişilerle doğum yapan kadınlarda sık görülüyor. Artan yaşla birlikte bacak ve ayaklarda şişlik gibi belirtilerle kendini gösteren ve önemsenmeyen varisler ise kalp yetmezliğine yol açabiliyor.

Varisler ayakta çalışanlarda daha sık görülüyor!

Varis, ayakta durarak çalışılan mesleklere sahip insanların ve doğum sonrasında kadınların sıklıkla bacaklarında ortaya çıkan toplardamar hastalığıdır. Özellikle kilosu fazla olan kişilerde ve ilerleyen yaşlarda sıklığı artmaktadır. Bacaklardaki toplardamarların keseleşme şeklindeki genişlemeleri olarak kendini gösterir. Varis kozmetik kaygıların yanı sıra; bacak ve ayaklarda, özellikle gün sonunda ortaya çıkan şişlik ve sızı şeklindeki ağrılara neden olarak kişilerin yaşam kalitesini de etkileyen bir hastalıktır.

Varisin tipine göre farklı tedavi yöntemleri uygulanıyor!

Yüzeysel toplardamar sisteminde genişlemeler olmadan ortaya çıkan bacaklardaki ağrı ve şişlik durumlarında, yapılan ses dalgaları sonucunda derin toplardamar incelemesi kapakçık yetersizliği veya işlev bozukluğunu gösteriyorsa, uygun varis çorabı kullanmak yüzeysel sistemde varislerin gelişmesini engelleyebilir veya geciktirebilir. Varis problemi olmayıp derin toplardamar sisteminde yetersizlik olan herkesin uygun varis çorabı kullanmaları, gelişebilecek komplikasyonları engellemek için gereklidir. Basit örümcek benzeri genişlemeler ya da cilt altında ağsı yapılar olarak ortaya çıkan varisler, damarların içine damar kurutucu maddelerin enjeksiyonu ile tedavi edilebilir. Bu tedavi ile her zaman kozmetik olarak istenilen sonuç alınamayabilir ve cilt altında renk değişiklikleri oluşabilir. Cilt lazeri ya da elektrik akımı ile de aynı sonuçları almak mümkündür. “Pake” adı verilen lokal genişlemeler, küçük cerrahi kesiler yapılarak lokal anestezi ile çıkarılabilir. Daha geniş ve büyük variköz genişlemelerde, ilgili toplardamarın tamamen çıkarılması veya damar içinden ilerletilen bir lazer cihazı ile yakılması tedavi yöntemi olarak kullanılabilir. Ayağın bilek kısmının etrafında kapanmayan yaralarla ortaya çıkan tablolarda ise yara bakımı, uzun süreli bandaj ve cerrahi olarak varislerin çıkarılması gibi tedavileri birlikte gerektiren bir sürecin planlanması gerekebilir.

Tedavi edilmeyen varis ciltte yaralara neden olabilir!

Toplardamar içinde kanın akımının yavaş olduğu veya pıhtılaştığı durumlarda o bölgeye besleyici kan akımının gelmesi zorlaşacağı hatta kesileceği için, ciltte beslenme bozukluğuna bağlı yaralar açılabilir. Bekleyen kanın içindeki demir molekülleri damar dışına sızarak, varisin olduğu bölgelerde kahverengi cilt lekelerine neden olabilir.

Önemsenmeyen varislerde kalp yetmezliğine dikkat!

Toplardamarlardaki keseciklerde kan akımı çok yavaş ve hatta neredeyse kan akımının olmayışı, bu damarların içindeki kanın pıhtılaşmasına neden olur. Kanın toplardamar içinde pıhtılaşması “filebotromboz” olarak adlandırılır. Filebotrombozlar sıklıkla şiddetli ağrı ve damar hattı boyunca hassasiyet ile birliktedir. Damar içinde pıhtılaşmış kan, mikropların üreyebilmesi için çok uygun bir ortam oluşturduğu için filebotrombozlar kısa sürede iltihaplanarak daha alevli bir klinik tablo olan “trombofilebite” dönüşürler. Etkilenen bacakta şişlik, damar hattı boyunca kızarıklık, ısı artışı (ateş), şiddetli ağrı en önemli bulgulardır. Filebotromboz ve trombofilebit önemli klinik durumlardır ve mutlaka ciddi tedavileri gerekir. Toplardamar yatağı içinde oluşan pıhtılar zaman zaman koparak kan akımı ile kalbin sağ tarafına ve oradan da akciğerlere giderek, akciğerlerde damar tıkanıklıklarına neden olabilirler. “Pulmoner emboli”olarak adlandırılan bu tablo yan ağrısı, nefes almakta zorluk, balgamdan kan gelmesi gibi bulgularla ortaya çıkabilir. Tıkanan damarın büyüklüğüne göre kalp yetmezliği ve ölüme neden olabilir. Her hastalıkta olduğu gibi, hastalık ilerlemeden alınacak önlemler, basit tedavi yöntemleri ile sorunu ortadan kaldırabilir.

Kaynak:http://www.hthayat.com/