30 Eylül 2015 Çarşamba

VARİS

Kullanılan  Malzemeler: 

Çemen tozu
Havuç tohumu
Tere tohumu
Turp tohumu
Su

Hazırlanışı:

Bütün malzemelerden birer tutam alınarak bir kaba konur.İyice ezilerek toz haline getirilir. Yeteri kadar su eklenerek merhem kıvamına geldiği zaman varislerin üzerine sürülür.

















Varis Hastalığı Genetik Midir?

Varis hastalığı genetik hastalık mıdır?

Varis hastalığı evet genetik bir hastalık olup vücuttaki bir çok hastalık kişinin genetik yapısıyla ilişkilidir. Yani bir şekilde ailesel özellikler taşımaktadır. Toplar damar hastalıkları da kişinin genetik yapısıyla yani aileden taşıdığı genetik özellikler hastalığın oluşumunda etkili olur.

Varis hastalığının neden oluştuğu araştırılırken ilk olarak ailesel olup olmadığı araştırılır. İnsanların dış görüntüsü nasıl ki ailesine benziyorsa iç organlarda ailesine benzemektedir. Varis hastalığının oluşumunun en önemli sebeplerinden bir tanesi kapak yetmezliğidir. Dolayısıyla kapak yetmezliği sorunuda genetik olarak olmaktadır. Baba, anne ya da aile yakınlarında görülen kapak yetmezliği çocuklarda da görülebilmektedir. Nasıl ki bir çoğun burnunun şekli gözünün rengi aile bireylerine benziyorsa bu da benzeyebilmektedir. Bir çocuğun annesinde yada babasında varis varsa bu hastalığın çocuklarda görülme ihtimalide %90’lara kadar çıkmaktadır. Bunu en iyi şu atasözü ile açıklayabiliriz. Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al. Varis hastalığı hanımlarda oldukça yoğun bir şekilde görülmekte bunlardan biri de özellikle telanjektazi ( kılcal damar çatlaması ) hastalığıdır. Bu hastalığın oluşumunda da kadınlık hormonları etkilidir. Dolayısıyla kadınlık hormonlarının oluşumu ve etkileşiminde de genetik faktörler önemlidir.

Sonuç olarak varis hastalığı genetik bir hastalıktır. Genetiklik faktörünü de değiştirmek mümkün değildir ama ailesinde toplar damar hastalığı olan kişiler meslek seçerken uzun süre ayakta durmayı gerektiren meslek seçmemeleri çok doğru olacaktır.

29 Eylül 2015 Salı

Genital Bölge Varisleri


Nedir?

Kronik pelvik ağrı sık görülen bir durumdur ve kadınların % 30'dan fazlası yaşamlarının bir döneminde, karnın alt kısmında ağrı hakkında şikayetçidirler. Bu durum bazen tıpta pelvik konjesyon sendromu olarak bilinen ve karında, leğen kemiği içindeki iç organların özellikle kadınlık organlarının çevresinde, kasıkta ve apış arasında varisler ve kanın göllenmesi ile karakterize bir durumdur. Varisler gebelikte gelişir ve zamanla ilerler. Bu durum ayrıca kasıklarda ve karın alt bölümlerinde ağrı, baskı ve ağırlık hissi ile beraberdir. Bu durumun nedeni tam olarak bilinmemektedir.


Nasıl gelişir?

Toplardamarların normal işleyişi içinde, kan yalnızca tek bir yönde akar ve tek yöne açılan kapakçıklar sayesinde geriye doğru akım önlenmiş olur. Toplardamarlardaki kapakçıklar bozulduğunda kan ters yönde akıp, leğen kemiği içindeki iç organların çevresindeki damarlarda kanın birikmesine, basıncın artıp damarların genişlemesine ve varis oluşumuna neden olur. Damarlardaki kanın birikmesi ile damarların boyutları büyüdükçe yanlarında eşlik eden sinirlerde baskıya neden olup ağrı ile sonuçlanır. Genelde hastaların önemli bir bölümünde sol böbrek toplardamarına dökülen sol yumurtalık toplardamarındaki kapak yetmezliğine bağlı kaçak (ters akım) sonucu rahim ve çevresinde toplardamar kanının göllenmesi şeklinde olmaktadır.

Pelvik konjesyonda varisler nasıl oluşur?

Pelvik konjesyon sendromunun kesin nedeni bilinmemektedir. Olası nedenleri şunlar olabilir:

İşlevsel: Gebelikte vücut sıvısı artar ve kilo alımı olur. Bu aşırı sıvı ve kilo alımı, damarı bozar ve kanla genişlemesine yol açar. Zamanla toplardamarların kapaklarıda bozulmuş olduğu için daha da genişler.

Hormonal: Gebelikte artan kadınlık hormonları damar duvarının gevşemesine ve sonuçta varis oluşumuna neden olur. Belkide bu sebeple erkekte bu durum oluşmamaktadır.

Anatomik: Gebelikte olan olaylar sonuçta toplardamarların anatomisinin bozulmasına yol açarak varis gelişimine katkıda bulunabilirler.

Bu durumun bacaklardaki varislerle olan ilişkisi nedir? 

Pelvik venöz konjesyon sendromu bacaklardaki varislere çok benzemektedir. Her iki hastalıktada toplardamarlar ve kapaklarında bozulma vardır. Normalde kanın geri kaçmasını engelleyen toplardamar kapakları bozulmuş ve kan giderek şişen toplardamarlarda birikmektedir. Zamanla toplardamarlardan oluşan varisler rahim ve vajinanın çevresinde oluşur.

Kadınlarda Pelvik konjesyon görülme sıklığı nedir?

Kesin rakam bilinmemektedir. Ancak kadınların %30 unun hayatlarının bir döneminde devamlı karın ağrısından yakındıkları bilinmektedir. Ancak her karın ağrısı bu durumla ilişkili olmadığı gibi, her pelvik konjesyon sendromu olan hastada karın ağrısı yoktur.

Hangi kadınlarda daha sık görülür?

Pelvik venöz konjesyon genelde 20-45 yaş arasında ve birden fazla gebelik geçirmiş bayanlarda olmaktadır.

En yaygın şikayet nedir?

Ağrı en sık rastlanan şikayettir. Ağrı künt özellikte olup, belirli bir ritmi yoktur. Zamanla artabilir. Genelde adet öncesinde, günün sonunda ve özellikle uzun süre ayakta kalındığında yada yorgunluk sonucunda ortaya çıkar. Cinsel ilişki sırasında ve sonrasında da ağrı olabilir. Ağrı hastanın kişilik ve sosyal ilişkilerini etkileyebilecek boyutlarda olabilir. Gebeliğin ileri dönemlerinde ortaya çıkar.

Diğer belirtiler nelerdir ?

Diğer belirtiler ağrı gibi uzun süre ayakta kalındığında günün sonunda yada cinsel ilişki sonrasında belirgin hale gelir.
Dış genital bölge çevresinde şişlik
Dış genital bölge, kalça, apış arası ve bacaklarda varisler
Anormal adet kanaması
Karın alt bölgelerine dokunulduğunda ağrı
Cinsel ilişki sırasında ağrı
Ağrılı adet
Sırtağrıları
Vajinal akıntı
Depresyon hissi

Pelvik konjesyon ile karışabilecek olan diğer hastalıklar nelerdir?

Dış genital bölgede varisleri görmek dışında pelvik venöz konjesyon belirtileri bir çok hastalıkta görülebilecek türden belirtiler olduğu için kolay kolay akla gelmeyebilir. Benzer belirtilerin olabileceği başlıca hastalıklar kadın hastalıkları olup bunlar arasında endometriyozis, fibroid ve rahim sarkması (prolapsus) yer alır.

Tanı 

Bu sorunun teşhisi zordur ancak hastada olmadığını belirlemek daha önemlidir. Tanıda kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:

Ultrasonografi
: İlk olarak istenecek olan incelemedir. Ultrasonografi ile rahim ve leğen kemiği içinde yer alan diğer organlar değerlendirilir. Bu bölgedeki varisler, varisler içindeki kan akımının hızı ve yönü belirlenir. İnceleme ağrısız olup, yaklaşık 30 dk sürer.

Bilgisayarlı tomografi: Karın içi organları, beraberinde toplardamarlar ve kadınlık organı çevresindeki varisler rahatlıkla görüntülenebilir. İncelme bir ilacın damardan verilmesi esnasında tomografi cihazının hızlı bir şekilde görüntü alması ile gerçekleşir. Kullanılan ilaca karşı allerji ve özellikle böbrek hastalarında böbrek fonksiyonlarında bozulma gelişebilir. Ayrıca bilgisayarlı tomografinin önemli oranda radyasyon riski olduğu için gebe ve gebelik şüphesi olanlarda kullanılmaz.

Manyetik rezonans görüntüleme (MRI): Radyasyon ve çoğu kez ilaç kullanılmadan karın içi organları ve toplardamarlarının görüntülenmesini sağlar. Çok iyi görüntü verdiği için çoğu kez ultrasonografiden sonra istenecek olan bir incelemedir. Vücudunda metal bulunan hastalarda MR çekilmesi mümkün olmayabilir. İnceleme yaklaşık 15 dk sürer.

Venografi: Özellikle MR ve bilgisayarlı tomografi varlığından itibaren daha az kullanılmaktadır. Özel bir ilacın kasıktan ya da bacaktaki damarlardan verilmesi ve bu arada seri halde Röntgen çekilmesi prensibine dayanır. Yaklaşık 30-45 dk sürer ve kullanılan ilaca karşı allerji ve özellikle böbrek hastalarında böbrek fonksiyonlarında bozulma ve radyasyon riski taşır.

Niçin teşhis zordur?

Hastalardaki belirtilerin çok çeşitli olması nedeni ile hastalarda doğru tanıya gitmek zordur. Belirli bir hastalığa yönelik olmayan yaygın ve şiddeti zaman içinde değişebilen belirtiler nedeni ile rahatlıkla gözden kaçar ve geç teşhis edilir.

Tedavi?

Aralarında ameliyat ve ameliyat dışı yöntemlerinde olduğu çok çeşitli tedavi seçenekleri vardır. Tedaviden amaç hastanın şikayetlerinin geçirilmesi, görülen varislerin ortadan kaldırılması ve tekrar şikayet ve varis oluşumunun engellenmesidir.

İlaç tedavisi?

Geçmişte bu sorunun tedavisinde çok sayıda ilaç kullanılmıştır. Bunlar damarları büzüştüren ilaçlar (Ergotamin) ve hormonlardır. Bu ilaçlar artık hastalığın tedavisinde kullanılmamaktadır. Temel olarak bu sorunun tedavisinde ilaçlar yer almaz. Ancak diğer tedavilerin başarısız kaldığı durumlarda ağrı kesiciler ve antidepresanlar gibi ilaçlar destekleyici olarak kullanılabilir.


Alternatif tıp?

Çoğu kadın hastanın uygulanan klasik tedavilerden yarar görmemesi nedeni ile çareyi diğer tedavi yöntemlerinde aramaktadırlar. Bu amaçla fizik tedavi, davranış tedavisi, psikoterapi, akupunktur, epidural ve sinir blokajı kullanılmıştır. Ancak genelde bu tedavilerle geçici bir rahatlamanın ötesinde çözüm sağlanmaz.

Ameliyatın tedavide yeri var mıdır?

Günümüzde ameliyat pelvik konjesyon sendromunun tedavisinde ilk tercih edilmesi gereken tedavi değildir. Ameliyat diğer bütün tedavi yöntemleri başarısız olduğunda kullanılacak olan tedavidir. Ameliyat ile dış gential bölgedeki varisler küçük kesiler yapılarak çıkartılır ve karın içinde toplardamarlara baskı yapan etkenler düzeltilir. Rahim ve çevresindeki bütün varisli damarlar çıkartılsa bile tam olarak rahatlama olmayabilir.

Embolizasyon (tıkama) nedir?


Son 5-10 yıldır anjiografik yöntemlerdeki gelişmeler sayesinde pelvik konjesyon sendromunun tedavisinde yeni tedavi yöntemleri gündeme gelmiştir. Temel olarak rahim, içorganlar ve dış genital organlar çevresinde bulunan ve şikayete neden olan genişlemiş varisli damarların kaynaklandığı temel damarın tıkanması yada kapatılması işlemine embolizasyon denilmektedir. Söz konusu damar kapatıldığında varisli damarları besleyen etken ortadan kalkmış olacağı için varisler küçülür, kaybolur ve şikayetler ortadan kalkar. Bu işlem anjiografi şeklinde kasıktan tercihen lokal anestezi altında damara girilmesi, kateterlerle varislerin kaynağı olan damara ulaşılması ve anjiografi çekildikten sonra damarın içerisine tıkaç adı verilen cisim yada sıvının yerleştirilmesi şeklinde gerçekleştirilir. Yerleştirilen tıkaç içinde bulunduğu damarda pıhtı oluşturarak, damarın tıkanmasına yol açar. Bu şekilde damarda kaçak durur. İşlem ortalama 1 saat sürer ve bir gece hastanede kalmayı gerektirebilir. Bazen işlem birkaç kez tekrarlanabilir. Embolizasyonu takiben kaybolmayan dış genital bölge varislerine çoğu kez köpük yada klasik skleroterapi yapılır.

Embolizasyonun sonuçları nasıldır?

Bu işlemin yapıldığı hastaların yaklaşık %60 ında şikayetlerde rahatlama ya da tamamen düzelme söz konusudur. Ağrının kaybolması 2-4 hafta sürebilir. Ancak bilinmesi gereken bu işlemden sonra bütün hastaların tam olarak şikayetlerinin geçmeyebileceğidir. Girişimin kesi ve genel anestezi gerektirmemesi, olası yan etkilerinin az olması nedeni ile bir fayda sağlamadığında bile kaybedilmiş bir şey olmayacaktır. Bu nedenle uygun olan hastalarda %60 başarı şansı için embolizasyon denenmelidir.

Embolizasyonun ameliyata göre avantajları nelerdir?

Daha hafif bir işlemdir: Kesi gerektirmeyen ve cerrahide olabilecek yan etkilerin oluşmayacağı (,)hasta tarafından daha rahat kaldırılabilen bir girişimdir.
Anestezi: Genel anestezi gerekmez.
Şikayetlerde düzelme: Ameliyata göre embolizasyon daha başarılıdır. Hastaların çoğunda şikayetlerde kalıcı rahatlama olur.

Embolizasyonun riskleri nelerdir?

Damar yaralanması: Kasıkta iğnenin girildiği damarlarda ve kateterin ilerletildiği damarlarda yaralanma sonucu kanama, pıhtı ve kasıkta pıhtı oluşumu olabilir. Ancak bu yanetkiler çok nadirdir.

Alerji: Anjioda kullanılan ilaca bağlı alerjik rekasiyonlar görülebilir. Ancak bütün işlemler ameliyathane ve uzman doktorların varlığında yapıldığı için bu tür risklere hızlı ve etkin müdahale yapılabilir.

Başarısız girişimler: Bazen başarılı embolizasyona rağmen hastanın şikayetleri gerilemeyebilir.

Radyasyon: Embolizasyon işlemi anjio şeklinde yapıldığı için radyasyon riski bulundurur ve gebelerde kullanılamaz.



Embolizasyon dışında başka tedaviler var mıdır?

Dış ve iç genital bölgede varisler ve karın ağrısı ile karakterize pelvik konjesyon sendromu çoğu kez varilere kaynak oluşturan bir damardan kaynaklanır. Ancak bazen kapak yetmezliği yada kaçak olmadan da toplardamarlar içerisinde artmış yüksek basınç sonucunda da bu sorun gelişebilir. Toplardamarlarda yüksek basınç ya karın içindeki toplardamarlarda geçirilmiş pıhtılara bağlı tıkanıklık yada darlıklar veya toplardamarların başka dokular tarafından sıkıştırılması sonucu gelişir. İlki tıpta posttrombotik sendrom diğeri ise May-Thurner sendromu olarak bilinir ve toplardamarların içinde stent yerleştirilerek tedavi edilir.




Kaynak:http://www.varis.info.tr/

28 Eylül 2015 Pazartesi

Varis ve hemoroid Ginseng Etkisi

Varis ve hemoroid üzerinde tedavi edici etkisi bulunan birçok şifalı bitkiler (at kestanesi, hamamelis, kasap süpürge, meşe, çam, yaban mersini, asma yaprağı, rutin vb hesperidin ve içeren meyve) olarak atfedilen varisin önlenmesi için bir çok reklamı tribenoside yayınlar mevcuttur. Varis tedavisinde ginseng pozisyonu olarak iyileştirici amaçla ilan edilen diğer maddelerin pozisyon olarak güçlü olduğu ortaya çıktı.

Hemoroid ve genel olarak varisin kronik venöz yetmezlik dediğimiz belirtileri vardır. Basitçe söylemek gerekirse, varisler venöz duvar ve bir hastalık sırasında zayıfladığı zaman ve sonra artan kan basıncına maruz kalındığında görünür.
Kan damarları ve kalp üzerindeki ginseng terapötik etkisi ile ilgili yayınlanmış 
yüzlerce bilimsel makale mevcut. Ginseng damar iltihabı önlemek ve endotelyal NO sentaz (NOS3) ile nitrik oksit üretimi yukarı ayarlar kan damarlarının iyileşmesine katkı göstermiştir.Bu ginseng kardiyovasküler tedavi edici etkileri de venöz sistemde özellikle bacak varisi için geçerli olabileceği gerçeğine dikkat çeken hastalarımız oldu. Biz varis ve hemoroid tedavisinde panaxosides eylemin mümkün modlarını tartışmaya başlamadan önce iki tür durumdan söz ediyoruz.
Hastaların raporlarında varis ve hemoroid ilerlemesini yavaşlatmak için ginseng bitkisinin yeteneği gösterildi.

Varis üzerinde bir bilimsel makale için kanser hakkında kabaca 200 makale yaşanmaktadır. Ginseng araştırma özellikle de, damarlar üç kat daha az arterler ve on kat daha az kanser daha popüler. Ama damar hastalıklarında tedavi edici bir ajan olarak ginseng kesinlikle dikkat çekilecek nokta. Burada durum ginseng kullandıktan sonra önemli ölçüde gelişmiş bacaklar, iki hastanın 
ciddi varis olgusunu tanımladık.

Hasta A (32 yaşında): İstihdam asistanı olarak bir dükkanda çalışıyor, onun mesleği uzun iş saatleri boyunca stant başında beklemeyi gerektiriyordu. 
25 yaşına geldiğimde, baldırlarım ve dizlerimin üzerinde ilk varisi fark ettim. Durum gebelikte daha da kötüleşti.İki ameliyat geçirdim kompresyon çorapları giymek için reçete edildi. İkinci ameliyatı olduktan sonra yaklaşık 6 aylık bir süre içinde kırmızı ginseng (1-2g/day) küçük dozlarda almaya başladım. Ve varis o zamandan beri bir daha tekrarlamadı, kendi sözleriyle, sık sık çorap giymeyi ihmal etmesine rağmen.

Hasta B (52 yaşında): Kaç yıldır birçok damarlarında varis sorunu yaşıyordu 
çeşitli ameliyatlar uygulandı. 6-8 ay için kırmızı ginseng (yaklaşık 1-2g/day) kullandıktan sonra, hastalık, kendi sözleriyle, tamamen iyileştiğini anlattı.

Bacaklarda varis ve hemoroidden muzdarip diğer hastalarda da Ginseng (yeni varis ve hemoroid görünmesi durdu) önleyici etkisi bize daha az hassas geri bildirim verdi. Bu birkaç rapor açıkça ve yeterli delil teşkil etmez, ancak bu yönde daha fazla çalışma gereğini işaret etmektedir.
Varis üzerinde ginsengin terapötik etkisi olası mekanizmalarda
kısmen ve bu mekanizmalar ginseng anti-inflamatuarı ile örtüşmeyen etkileri olması durumunda dahi iyileşmesine katkıda bulunmasını istiyorsanız kabiliyetini ve ateroskleroza karşı etkisi mevcuttur. Bu anda mevcut bilgi durumu; varis ve hemoroide karşı gözlenen etkileri sorumlu olabilir, bu ölçüde yargı mümkün değildir. Ven mekaniği, damar immün süreçler, inflamasyon, tromboz ve vasküler rejenerasyon - Yine ginseng aktif maddelerin kanıtlanmış etkileri güçlü varis ve iyileşme kalkınma ile ilgili süreçleri ile ilgilidir.
1. Ginseng damar endoteli korur;
Birçok panaxosides damar endotel üzerinde koruyucu ve iyileştirici etkileri olduğu tespit edilmiştir. Onlar da endotele lökositlerin yapışmasını azaltır, oksidatif hasardan kan damarlarını korur; antitrombotik etkisi vardır ve bu süreçlerde rol oynayan protein ifadesi normalleştirmektedir. Deneysel olarak, bu, endotel hasar tespit edildi 1 Rg ginsenoside α-sonuç inflamatuar faktör TNF artar azalmış ifade NO olan ürün, sentaz 3 nitrik oksit (NO), hareket süreçlerinin iyileşmesi için sinyali olarak bir blok endotelinde bulundu.
2. iltihaplanma ve ağrı karşı Ginseng eylemler;

Tribenoside 
varis gibi , kullanılan bazı ilaçların ortak eylem ana mod gibi görünüyor olarak anti-inflamatuar etkisi yapması, varis tedavisinde önemli gibi görünmektedir. Anti-inflamatuar eylem ginsengin özel bir gücüdür.(ginseng bileşenlerin çeşitli kronik inflamasyona karşı hareketi). Ağrı kesici olarak, sadece ginseng değil , enflamasyon,  hiperaljezi azaltır bazı çalışmalar da doğrudan omurilik ve sinir ağrı algısını blok kabiliyetini de işaret etmektedir.

3. Ginseng kılcal damarların büyümesini etkiler ve yara iyileşmesini arttırır;

Özü Ham ginseng damar yenilenme ve yara iyileşmesini destekler, uyarır, ve kılcal damarlar, madde 1 Rg bağlamı ginsenoside bahsedilen bu en sık yenilenme ve 1 ginsenoside Rb bileşeni olan düzenleyici etkisi inhibitör anjiyogenez ve her iki uyarıcı ve
klinik kanıtların yetersizliği önler.
- Varis için tüm yarıştığı uyuşturucu sorunu

Varis ve hemoroid üzerinde ginsengin etkisi ile ilgili düzgün klinik çalışma yapılmamıştır. Ama bu yönüyle, ginseng olan etkisi de klinik olarak kanıtlanmış varis için sunulan diğer ilaçlar gerisinde değildir. Bu kadarıyla ilgili olarak Çin tıbbi bir gelenek, her ikisi de doğru ginsengi (P. ginseng) ve notoginseng (P. notoginseng) "dolaşım kanı olan" tavsiye geliştirmek. ginseng hemoroid ve varis durumu artırabilirsiniz endikasyonları varis karşı "kurulan" ilaçların daha halinde değil, daha güçlü olarak güçlüdür. Ginseng Varis ve hemoroid önlenmesi için tasarlanmış en az bir Japon tıbbi patent bir bileşenidir. varis için ilaçlar arasında, ginseng de popüler tıp literatüründe bahsedilir.

21 Eylül 2015 Pazartesi

Pratik Öneriler
Seyahatlerde

Uzun sürecek olan bir seyahate çıkıyorsanız mutlaka bacaklarınız için gerekli alanın olduğu araçları tercih edin. Bu sayede ayaklarınızı uzatabilir ve onları aşırı stresten koruyabilirsiniz. Aracı siz kullanıyorsanız 2 saatte bir mola vermenizde fayda var. Hem ayaklarınız hem de vücudunuzun dinlenmesi için bu önemli. Sonuç olarak dinlenmiş bir vücut trafikte daha dikkatlidir. Mola verdiğinizde yürüyüş yaparak ayaklarınızı hareket ettirin. Deniz aşırı uzun uçak yolculuklarında da ara sıra ayağa kalkıp hareket etmenizde fayda var. Yolculuklarda kullanılmak için üretilmiş dinlendirici ve koruyucu seyahat varis çorapları kullanın. Seyahat varis çorapları son derece rahatlatıcı ve dinlendirici olacaktır.

Diyet

Kilonuzu kontrol altında tutmaya ve kilo almamaya özen gösterin. Normal sınırlarda tuttuğunuz kilonuz, ayak bileklerinizdeki şişmeleri engelleyecektir. Ayakta şişme oluşmasının en büyük nedenlerinden biri de tuzdur. Bu nedenle kullandığınız tuz miktarı fazlaysa bunu azaltın. Genel sağlık açısından da zaten bildiğiniz gibi tuz çok yararlı değildir. Mevsiminde meyve ve bitki tüketmenizde fayda var. Lifli gıdaları da düzenli olarak tercih edin.

Gebelik

Hamilelik döneminizde toplardamarlarınızı kontrol ettirmenizde büyük fayda var. Danıştığınız uzman önerirse varis çorabı kullanmanız toplanan kan miktarını azaltmakta çok işe yarayacaktır. Hormon dengenizi düzenlemek için doktor önerisi olmadan hormon ilaçları kullanmayın.

Ayakta dururken
Uzun süre ayakta durmak varis oluşma riskini arttırır. Bu nedenle uzun süre ayakta durmamalısınız. Elbette mesleğinizden dolayı ya da bir uğraşınızdan ötürü sürekli ayakta durmanızın gerektiği durumlar ortaya çıkabilir. Böyle durumlarda mümkün olduğunda aynı ayak üzerinde durmayın. Destek ayağınızı sık sık değiştirin. Ayaktayken yürüyüşler yapıyorsanız bu yürüyüşlerin saatte bir 5-10 dakikalık bir bölümünü hızılı yapın. Ayak parmak uçlarınızı kullanarak vücudunuzu yukarı kaldırıp tekrar indirin. Bu sayede bacaklarınızda kanın birikmesini engelleyebilirsiniz.

Otururken

Uzun süre oturmak da ayakta durmak kadar bacaklarda kanın birikmesini tetikler. Yine işiniz gereği uzun süre oturmanız gerekiyorsa alçakta oturmamaya özen gösterin. Koltuğunuzun ayarı mutlaka vardır, onu yükseltip oturun. Otururken bacak bacak üstüne atmamanızda fayda var. Oturur pozisyonda bacaklarınızı hareket ettirmeye gayret edin. Sürekli sabit durmasınlar. Ayak parmaklarınızın üstüne doğru ayağınızı kaldırıp her iki yöne doğru da ayaklarınızı hareket ettirin. Topuklaırınızın üzerinde ayağa kalkıp tekrar oturun. Tüm bu hareketleri yaparken dışardan görüntü komik olabilir haklısınız ancak bunlar sağlığınız için önemli. Eğer sık sık ayağa kalkıp, yürüyüş yapabiliyorsanız bunu mutlaka yapın. En kötü bir saatte bir mutlaka ayağa kalkın. Hatta yapabiliyorsanız 3-5 dakika tempolu yürüyüş yapın.

Dinlenirken

Ayaklarınızı uzatıp ya da kalbiniz seviyesinin üzerinde kaldırıp dinlendirin. İşten ya da dışarıdan eve döndüğünüzde ayaklarınızı yüksek bir yere koyup bir yarım saat kadar dinlendirmenizde fayda var. Çalışırken fırsat bulabilirseniz dinlendiğiniz süreçte ayaklarınızı yüksek bir yerde tutarak on onbeş dakika kadar dinlendirmenizde fayda var. Hatta bunu gün içinde 3-4 kez yapabiliyorsanız mutlaka yapın.

Sıcak banyo
       





Çok sıcak su damarları genişletir. 
Bu nedenle duş alırken   sıcaklığı iyi ayarlayın.
Duş bitiminde bacaklarınıza soğuk su ile yıkayabilirsiniz. Bu damarların stabilizasyonu için önemli. Hamam, sauna, kaplıca, buharlı banyo, jakuzi, sıcak çamur kulağa çok hoş geliyor ancak kaçınmanızda fayda var. uzun süre güneş ışınlarında durmayın.

Spor
Kas geliştirme hareketleri ile damarları harekete geçirerek kasların etkin bir şekilde kan dolaşımını desteklemelerini sağlayabilirsiniz. Hafif kes geliştirme hareketleri bunun için yeterli olaabilir. 1-2 kiloluk ağırlıklar vb.

Fırsat buldukça yürüyüş yapmak, mümkünse yüzmek, bisiklet, dans, golf ve sörf ideal sporlardır. Ağır ve güç gerektiren sporlardan (tenis, atlama, jimnastik, halter,boks) kaçının.

Giyim kuşam
Kasıklarınızı ve bacaklarınızı çok sıkan dar pantolonlar, korse, dar iç çamaşırları, çok sıkı külotlu çoraplar ile baldırları rahatsız edici şekilde saran çizmeleri giymemenizi öneririz. Yürürken ya da dururken dengeli olun. Çok yüksek ya da topuklu ayakkabılar giymekten kaçının. En fazla 4 cm topuklu ayakkabıları tercih edin.
Ortopedik tabanlık kullanımı ihtiyaca göre tercih edilebilir.
Kan dolaşımını engelleyecek kıyafetlerden mutlaka kaçının.






Kaynak:http://www.variscorabi.com/

18 Eylül 2015 Cuma


Varise Spor Ve Soğuk Su


Saatlerce aynı pozisyonda durmaktan oluşan varise engel olmak için yürüyüş ve bisiklet gibi egzersizlerle soğuk su duşu yapılabilir.

Vücudumuz yürümek ve koşmak için yaratıldı. Modern yaşam ve iş hayatı saatlerce oturmayı ya da ayakta durmayı zorunlu kılıyor. Ancak bu tür yaşam biçiminin bir bedeli var. 40 yaşın üstündeki kadınların hemen hemen yarısında ve erkeklerden dörtte birinde ven (toplardamar) hastalıkları görülüyor. Gençlerin bile yaklaşık yüzde 15'inde cildin yüzeydeki ince kılcal damarlarında yer yer genişlemeler (telenjektazi) vardır. Bunlar ileride oluşacak ven hastalıklarının habercisidir. Ven sisteminin ana görevi kanı yer çekimine karşı kalbe taşımaktır. Bunda kalbin emme gücünün yanı sıra bacak kaslarının da rolü büyüktür. İnsan hareket ederken kan kalbe doğru pompalanır. Venlerde kapakçıklar kanın geriye akışını önler. Eğer hareketsizlik nedeniyle kan bacaklarda toplanırsa, kalıtımsal olarak bağ dokusu zayıf olanlarda varis oluşumuna neden olur. Bu aşırı genişleme sonucu venlerin içindeki kapakçıklar işlevini yerine getiremez. Böylece kan toplanması daha da artar.
Aşağıdaki önlemlerle varisten korunabilirsiniz.

1. Bol hareket: Her hareket yararlıdır. En iyisi yürüme, yüzme, bisiklet gibi sürekliliği olan hareketlerdir. Aniden durma ve sıçrama gibi hareketlerle birlikte olan sporlar (futbol, basketbol vb.) varis yönünden sakıncalıdır.

2. 1 saatten daha uzun süre oturmayın ya da ayakta kalmayın:Oturan birinin arada bir ayağa kalkması ve dolaşması gerekir. Günde birçok kez bacakları yüksekte tutmak yararlıdır. Ayrıca ayaklarınızla A harfi yapacak gibi topukları uzaklaştırıp, baş parmakları birleştirin. Topukları birleştirip parmakları uzaklaştırarak da V hareketi yapın. Topuklarınız yerde kalsın, ayaklarınızın ön kısmını yukarı kaldırın. Sonra ayaklarınızın önü yerle temastayken, topuklarınızı yukarı kaldırın. Hareketlerin hepsini 10'ar kez tekrarlayın.

3. Soğuk su ile bacaklara duş yapmak: Cilde uygulanan soğuk su ile venler büzülür ve kan daha çabuk kalbe akar. Bu amaçla banyo küvetini üçte birine kadar soğuk su ile doldurun (14 ile 16 derece). Bu su içinde 10 dakika dolaşın. Her adımda ayağınızı sudan tamamen dışarı çıkarıp, sonra sokun. Diğer bir yöntem de sabah ve akşam bacaklara ayaklardan başlayıp yukarıya doğru soğuk su duşu uygulamaktır.

4. Bol giysileri tercih edin: Sıkı kemerler kan akımını zorlaştırır. Külotlu çorapların da bel kısmının sıkmaması gerekir.

5. Ayakkabı topukları 5 cm'den yüksek olmamalı: Topuklar ne kadar yüksekse bacak kaslarının pompalama işlevi o kadar zayıftır. Her gün giydiğiniz ayakkabıyı değiştirin. Değişik yükseklikteki topuklar kan pompasına uyarıcı etki yapar.

6. Doğru beslenme: Doğru beslenme vücuda gerekli yapı maddelerini sağlar. Bağ dokusunun dayanıklılık ve esnekliğini sağlayan kolajen ve elastin liflerinin azalması birçok organda yetmezliğe yol açar. Bağ dokusu zayıflığı varis oluşumuna neden olur. Doğru beslenme bağ dokusunu güçlendirir ve aşırı kilosuyu önler. Günde 2 litre sıvı tüketilmelidir.

7. Venlere dışardan mekanik destek: Dıştan destek görevi yapan külotlu çorapların iyi kaliteli olanları hafif varislerde yarar sağlar. Aşırı varis şikayetlerinde ise sıkıca kavrayan kompresyon çorapları (özel varis çorapları) yararlıdır.

8. Sigara içmemeli: Sigara ve oluşturduğu serbest radikaller damar duvarlarına zarar vererek damar hastalıklarının oluşmasını çabuklaştırır.

9. Bitkisel maddeler: Bitkisel kaynaklı venleri sıkılaştıran maddelerin (at kestanesi, gotu kola, Rutin, Diosmin) pomat ve hapları yararlı olabilir. 


10. Hormonlar: Kadınlık hormonu östrojen, damarlarda genişlemeye yol açar. Bu nedenle kadınlarda varis erkeklerden daha sık görülür. Progesteron östrojenin yol açtığı damar genişlemesini önler. Oluşmuş olanları geçirmez ancak ilerlemesini durdurur. Progesteron jel şeklinde kullanılabilir.

17 Eylül 2015 Perşembe

Tümörleri küçülten kalsiyum deposu incirin faydaları


Yaşından, kurusuna, yaprağından, reçeline kadar şifa deposu inciri tüketmenin şimdi tam vakti. Tezgahlarda sık sık görmeye başladığımız incirin faydaları oldukça çok.
 
Ben neden bu konuya değindim?
Çünkü öğrendim ki incir yaprağı da varise karşı baya iyiymiş efendim.
 Öyleyse her derde deva incirin birkaç faydasına bakacak olursak nelermiş efenim bunlar?


Yazın en şifalı meyvelerinden biri olan incirin mevsimi gelmişken faydalarını da öğrenelim madem. Osmanlı'dan bu yana eski bir tarihe ve kültüre sahip olan incirin tümörleri küçültmesinden, kan şekerini düzenlemeye, kabızlıktan, kemik sağlığına kadar şifa deposu olduğu belirtiliyor. Uzmanlar ayrıca varisten şikayeti olanların incir yaprağı ile kurtulabileceğini ifade ediyor. İşte çekirdeğinden tutun, yaprağına kadar şifa kaynağı olan incirin faydaları ve  bonus: tadına doyulmaz incir reçeli tarifi.

İncirin Sağlığa Faydaları

Tansiyon: İncir potasyum bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Potasyum minerali tansiyonun (kan basıncının) dengelenmesine yardımcı olur. Günümüz beslenmesi genel olarak daha az potasyum içeren sebze ve meyve, daha çok sodyum içeren hazır gıda, konserve besin ve fast-food içerdiği için yüksek tansiyon en yaygın sağlık sorunlarının başında gelmektedir. Düzenli olarak incir gibi potasyum bakımından zengin sebze ve meyveler yemek (koyu yeşil yapraklı sebzeler, beyaz fasulye, balık, mantar, muz...) yüksek tansiyonu ve buna bağlı olarak gelişen kalp ve damar hastalıklarını önlemeye yardımcı olur.

Kabızlık: Kabızlık yetersiz besin lifi ve vücudun ihtiyaç duyduğundan daha az miktarda sıvı tüketimi nedeniyle sertleşen dışkının bağırsaklardan geçmesinin zorlaşmasıyla oluşur. Beslenme alışkanlıkları kabızlığın başlıca nedenidir. Düzgün bir sindirim sistemi ve düzenli olarak tuvalete çıkabilmek için besin lifi bakımından zengin sebze ve meyveler tüketmeli, ayrıca gün içinde içtiğiniz su miktarını artırmalısınız. İşte bu noktada yüksek oranda besin lifi içeren incir kabızlığa karşı tüketilmesi tavsiye edilen meyvelerden biri olarak öne çıkıyor. Özellikle kurutulmuş incir bağırsak hareketlerinin düzenlenmesine yardımcı gıdalar arasında ilk sıralarda geliyor.

Antioksidan: Kurutulmuş incir antioksidan bakımından en zengin kuru meyveler arasında yer almaktadır. Meyve kaynaklı antioksidanların özellikle göz sağlığının korunmasında sebze kaynaklı antioksidanlara göre daha etkili olduğu bilinmektedir. 55 yaş üstü yetişkinler arasında yaygın olarak görülen bir göz hastalığı olan sarı nokta (makula dejenerasyonu) hastalığından korunmak için düzenli olarak kuru incir yiyebilirsiniz.

Demir: 1 adet incir günlük demir ihtiyacının %1'ini karşılar. Demir eksikliği nedeniyle demir bakımından zengin sebze ve meyveler tüketiyorsanız inciri listenize eklemelisiniz.Öyleyse demir sebebiyle kansızlık problemine de iyi geliyor demektir.

Kilo Verme: Besin lifi bakımından zengin besinler sindirimi yavaşlatıp kan şekeri dalgalanmalarını önler. Bu sayede yeterli miktarda besin lifi alındığından tokluk hissi daha uzun sürer ve dolayısıyla gün içinde daha az yemekle daha uzun süre tok hissedebilirsiniz. Yüksek oranda lif içeren incir hem lezzetli bir atıştırmalık olarak hem de tokluk hissini uzatma özelliğiyle kilo vermenize yardımcı olabilir.

Kalp Sağlığı: İçerdiği potasyum ile kalp hastalıklarının önünü açan yüksek tansiyonu dengeleyen incirin kalp sağlığı için faydalı bir diğer özelliği de incir yapraklarının trigliseritleri (kanda bulunan yağ formu) düşürmesidir. İncir yapraklarıyla çay hazırlayarak kalp sağlığınıza katkıda bulunabilirsiniz.Damar problemlerine de iyi geliyor demek ki.

B Vitaminleri: Taze ve kurutulmuş incir B5 vitamini, folat (B9 vitamini), B3 vitamini (niasin) ve B6 vitamini içerir. Tüm bu B vitaminleri gıdalar yoluyla alınan karbonhidrat, protein ve yağların vücut tarafından işlenmesi sırasında kullanılır.B vitaminden kaynaklı kansızlığa da iyi gelir o zaman.

Meme Kanseri: 51.823 kadının katılımıyla yapılan bir araştırmaya göre menopoz sonrası dönemde daha çok meyve kaynaklı besin lifi tüketen kadınların meme kanserine yakalanma oranı tüketmeyenlere göre %34 daha az. Lif bakımından zengin diğer meyveler arasında elma, hurma, incir, armut ve eriği sayabiliriz.

Kolesterol: İncirde bulunan pektin (suda çözünen lif) sindirim sistemine girdiğinde fazla kolesterolü temizler ve vücuttan atılmasını kolaylaştırır.

İncir özlerinin tahminen içerdiği benzaldehit sebebiyle Japon araştırmalarında tümörleri küçülttüğüne dair yaklaşık yüz kadar kayıt bulunmaktadır. Amerikan Diyabet Kurumu'na göre insanlar günde 25 ile 50 gr arasında lif (posa) tüketmeliler. Ulusal Bilim Akademisi'ne göre ise, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak bu miktar 21 ile 38 gr arasında belirlenmiştir.

Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, diyetinde yüksek miktarda lif tüketen erkeklerin (yaklaşık günde 29 gr) az lif tüketenlere kıyasla kalp krizi riskinin yüzde kırk oranında düştüğünü göstermiştir. Yüksek lif içeren beslenme tarzlarının çok daha sağlıklı bir kan şekeri ve kilo kontrolü sağladığı da ispatlanmıştır. 3-4 incirde yaklaşık 5 gr lif bulunur ki bu da inciri en yüksek lif içeren besinler arasına yerleştirir. İncir ile ilgili olarak, işin içinde bir de kalsiyum var. Ortalama 3-4 incir yaklaşık 125 kalori karşılığında size 82 mg kalsiyum, artı 34 mg magnezyum sunar. Bu bir bardak portakal suyundakinin üç katından daha fazladır.

Varisten İncir Yaprağı İle Kurtulun


Dr. Ömer Coşkun, kadınların 'mor kabusu' olarak adlandırılan varisten incir yaprağı ile kurtulabileceğini söyledi. Doğal ve bitkisel yollarla varisin önüne geçmenin mümkün olduğuna dikkat çeken Dr Ömer Coşkun, "İncir yaprağı varis için oldukça etkilidir. Bir litre suya 5 adet incir yaprağı konup 5 dakika kaynatılır. Bir su bardağı kadarı içilir. Geri kalanı ılıdıktan sonra varisli bölgeye sürülür. Bu uygulamaya en az 21 gün boyunca uygulandığı takdirde ortaya güzel sonuçlar çıkacaktır. 21 gün sonrası da ara ara uygulamak isteyenler devam edebilirler" şeklinde konuştu.

İncir reçeli tarifi 



1 kilo incir
1 kilo toz şeker
4-5 adet karanfil 
1 yemek kaşığı limon suyu 
4 su bardağı su.
Önce incirleri soyun ve geniş bir tencerede 20 dakika kaynatın. Haşlanan incirlerin suyunu süzün, soğuduğunda hafifçe sıkın ve acı suyunu akıtın. Suyu, şekeri ve karanfili geniş bir tencereye koyup kaynatın. Şeker iyice erisin. Şerbet kıvamını alınca incirleri ekleyin ve 25 dakika pişirin. Son olarak limon suyunu da ekleyip 5 dakika daha pişirin.




http://www.mynet.com/dan alınmıştır

16 Eylül 2015 Çarşamba

Varisler Sağlığınızı Bozabilir


Kadınlarda erkeklere oranla 4 kat fazla görülen varisler, yalnızca estetik görünümü bozmakla kalmayıp kalp damar sağlığını da olumsuz etkiliyor.

Fazla kilolar, hareketsizlik, çok ayakta kalmak ve genetik faktörler… Tüm bunlar bacaklarda varis oluşumuna zemin hazırlayan önemli etkenlerin başında geliyor. Kadınlarda erkeklere oranla 4 kat fazla görülen varisler, yalnızca estetik görünümü bozmakla kalmayıp kalp damar sağlığını da olumsuz etkiliyor.

Çoğunlukla vücudun tüm yükünü taşıyan bacakların alt kısımlarında görülen varis hastalığı, bacaklardaki toplardamarların genişlemesi ve venöz kapakçıkların yetersiz kalması sonucu gelişen ve hoş olmayan görüntülerle kendini gösteren bir toplardamar bozukluğudur.

Varis hastalığı ile başa çıkmak için doğru tedavi yöntemlerinin uygulanması kadar koruyucu tedbirlerin alınması da büyük önem taşımaktadır.

Varis ile insanlar depresyona girebiliyor

Bacak damarlarının görünür halde olması her zaman hastalık anlamına gelmemektedir. Ancak varisler geliştiğinde de damarlar ciltten kabarık, mor renkte ve hoş olmayan bir görünüme neden olur. Varisler neredeyse bazı kişilerin bacaklarından utanır hale geldiği ve ne yapacağını bilemediği durumlardır. Hatta bu hastalık nedeniyle yalnızlaşan ve depresyona giren kişiler olduğu gözlemlenmektedir. Varis oluşumunda en büyük etkenlerden biri de hareketsiz yaşamdır.

Tedavi için erken tanı şart

Varis hastalığı ilk aşamalarında görüntü açısından olumsuz sonuçlar vermediği için önemsenmeyen ve tedaviye başlanmadığı için geç kalınıp çok iyi sonuçların alınamadığı bir hastalık grubudur. Bunun için erken evrelerde teşhis konulması tedavinin en önemli kısmını oluşturmaktadır.

Kozmetik ve sağlık açısından olumlu sonuçlar alınıyor

Klasik ameliyat yöntemleriyle tedavi yapılabildiği gibi günümüzde hastaya daha az zarar veren modern yöntemlerle daha estetik sonuçların elde edilmesi mümkün olmaktadır. Bu estetik yöntemlerde özellikli modern cihazların ve deneyimli cerrahlar tarafından kullanılması son derece başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlamaktadır.



http://www.kadin.info/dan alınmıştır.

15 Eylül 2015 Salı

HASTALIKLARIN RUHSAL NEDENLERİ

VE GEREKEN OLUMLAMA-YAPTIRIMLAR 


Hayatımızdaki her rahatsızlığın ortaya çıkması bir ihtiyaçtan doğar. Zihinsel nedeni çözüp ortadan kaldırmak için içimize yönelmeliyiz, çünkü cevap orada yatıyor. İrade gücümüzün işe yaramamasının sebebi burada yatmaktadır. İrade gücümüz sadece dışsal etkenlerle savaşır, içsel sorunlarımızda etkisiz eleman konumuna gelirler. Diyelimki sigara tiryakisisiniz, sigarayla savaşmak yerine neden bunu kullanmaya ihtiyaç duyduğunuzu bulun ve onu çözün. İhtiyaç ortadan kalkınca, bağımlılık da ortadan kalkacaktır.

Bedenimizde en çok rahatsızlığa sebep olan düşünce kalıpları ELEŞTİRME, KIZGINLIK, GÜCENME, AFFETMEME VE SUÇLULUK'tur. Çok eleştiren bir kişinin artrit (eklem romatizması) olması büyük olasılıktır. Kızgınlık duygusu kendisini ateşli ve iltihaplı bir rahatsızlıkla ortaya koyar. Uzun süren içerlemeler kendisini kanser rahatsızlığı olarak koyar. Aşağıda bazı hastalıkların olası nedenlerini ve iyileşmeniz için gerekli yeni düşünce modellerini göreceksiniz. Rahatsızlığınız karşısındaki yeni düşünce modelini sürekli olarak tekrarlamanız gerekmektedir ki eskisi kırılıp temizlendin yerini yenisine terk etsin.

Varis:
(Bulunduğun durumdan nefret etmek. Cesareti yitirmek. Aşırı yük taşıdığını hissetme. Nefret ettiğiniz bir işte yada bir yerde bulunmanız. Hevesinizin kırılması. Gücünden fazla çalıştığını ve taşıyabileceğinden fazla yük yüklendiğini hissetme.)


Olumlama:
Hayatı seviyorum ve özgürce hareket ediyorum. Gerçekten ayakta duruyor ve neşeyle yaşayıp hareket ediyorum. Hayatı seviyorum ve özgürce dolaşıyorum.

14 Eylül 2015 Pazartesi

Bacak Ağrısı – Nedenleri ve Tedavisi


Bacak ağrısı kalıcı ve donuk bir ağrıdan, batma hissine kadar çok çeşitli olabilir. Bacakta ağrının birçok nedeni olmakla beraber birçoğu kısa zamanda evde hafifletilebilir. Bazı bacak ağrıları ise tıbbi olarak ciddi bir probleme işaret eder.

Bacak Ağrısı Nedenleri

Kramplar
Adele kasılması olarak bilinen kramplar ve kas spazmları bacak ağrısının en yaygın sebebidir. Kas yorgunluğu, vücudun susuz kalması ve idrar söktürücüler, kolesterol düşürücü gibi bazı ilaçların kullanımı bacak kramplarına ve dolayısıyla ağrıya neden olabilir.

Hasarlar
Bacak ağrısı şu çeşit hasarlardan kaynaklanıyor olabilir:
Kas zorlanması
Tendon İltihaplanması (Tendinit)
Bacaktaki tendonların zorlanması ya da zedelenmesi sonucu oluşur.
Bacakta kızarık, sıcaklık hissi ve şişik olabilir.
Shin splint (aşırı kullanmadan sonra bacağın alt ön kısmına ağrı oluşması)
Stres kırıkları

Başka Bir Medikal Problem

Bazı tıbbi durumlar bacak ağrısına neden olabilir. Bunlar aşağıdakileri içerir:


Damar sertliği
Uzun süre yatak istirahatinden kaynaklanan kan pıhtılaşması
Artrit
Gut
Bacaktaki eklem bölgeleri sıcak ve kızarık ise ürik asit birikmesi yani gut olabilir. Böbrekler ürik asidi vücuttan atamadığında, ya da vücut fazla ürettiğinde kanda ürik asit düzeyi yükselir ve çok yükselmesi durumunda asit, eklemlerde kristallenir. Bu da eklemlerde iltihap ve ağrıya neden olur.

Varis
Kemik veya bacak dokularında oluşan enfeksiyon
Sinir hasarı (Çoğu zaman diyabet hastalığının bir sonucu olarak görülür)

Diğer Nedenler

Disk kayması (bu durumda ağrı bacaktan sırta doğru yayılır)
Osgood Schlatter hastalığı
Genelde ergenlik çağındaki gençlerin kendisini sporla zorlaması sonucu oluşur.
Kemikte oluşan habis tümörler
Kortikosteridler gibi bazı ilaçların kullanımı
Kistler veya iyi huylu tümörler (özellikle uyluk kemiği ve femur üzerinde)

Bacak Ağrısı Tedavisi

Bacak ağrısını en sağlıklı şekilde sebebini bularak iyileştirebilirsiniz.

Bacağı Yüksekte Tutmak
Eğer bacaklarınızda varis varsa ve ağrınızın bundan kaynaklandığını düşünüyorsanız; dinlenirken ağrıyan bacağınızı yüksekte tutmayı deneyin.

Bacağı yukarda tutmak kan akışını etkileyeceğinden şişliği alır ve bacağı rahatlatır.

Ayrıca destekli varis çoraplarından da faydalanabilirsiniz.

Soğuk Uygulama (Buz Tedavisi)
Bacak ağrısının yaygın bir nedeni kas kramplarıdır ve eğer bu kramp aşırı fiziksel aktiviteden kaynaklanıyorsa öncelikle soğuk uygulamada bulunmalısınız. Bu durumda soğuk uygulama günde dört kez ya da ilk günler daha sık sonra azaltılarak 15 dakika boyunca yapılmalıdır.

Egzersiz
Kas ağrılarında bacağı rahatlatıcı germe ve egzersiz hareketleri ağrı azalmasına yardımcı olabilir. Hasta bunu kendi başına başarmıyorsa fizik tedavi yardımı alabilir.

Tıbbi Malzeme Desteği
Yaralanma, burkulma ya da kastan kaynaklanan ağrılarda ilk birkaç gün koltuk değneği yardımı alınabilir. Sonrası için de dizden başlayarak yukarı doğru sarılan bandaj ağrı hafifletmede yardımcı olur.

Alkol ve Sigara Tüketmemek
Eğer alkol ve sigara kullanıyorsanız bunları kesmek ağrı dindirmede yardımcı olacaktır.

Ağrı Kesiciler
Rahatsızlığı hafifletmek için diğer önlemlerin yanında aspirin gibi hafif, reçetesiz ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.

Bacak Ağrısının Önlenmesi
Fiziksel aktiviteden kaynaklanan bacak ağrısını önlemek kolaydır. Her zaman egzersizden önce ve sonra esneme hareketleri yapmalısınız.
Bunun yanında muz ve tavuk gibi potasyum açısından zengin besinler tüketebilirsiniz.
Tansiyon ve kolesterol seviyelerinizi kontrol altında tutmalısınız.
Alkol tüketimi aşırıya kaçmamalıdır.
Sigara kullanmamalısınız.

Eğer diyabetiniz varsa; hastalığı kontrol altında tutmak için gerekli adımları atmalı ve bacak ağrısıyla ilgili doktorunuzla görüşmelisiniz.




http://multiyasam.com/da alınmıştır.

11 Eylül 2015 Cuma

Varis Oluşum Mekanizması


Varis oluşumunda temel olay toplardamar içerisinde bulunan ve kirli kanın akciğere doğru taşınmasını sağlayan kapaklardaki yetmezliktir. Bu yetmezlik sonucu özellikle dikey pozisyondaysak(oturmak veya ayakta olmak) bacaklardaki kirli kan geriye doğru kaçış (reflü) gösterir. Böylece özellikle varislerin yoğun olduğu diz altı bölgesinde kirli kan birikimi ödeme(şişlik) neden olurken, ilerleyen süreçte bacak dolaşımının yetersiz kalması ciltte renk değişiklikleri ile oluşan varis yaralarına sebep olur.

Varis oluşum süreci ve hastalığın ilerlemesi hastanın genetik yatkınlığına, çalışma koşullarına ve sosyal/çevresel faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Varis oluşum sürecinin ilk başlangıcında, sıklıkla, bacak tüzeyinden görünür varisler olmamasına rağmen, daha derin yerleşimli ana toplardamarlarda kaçak olması neticesinde bacakta ağrı, yanma, huzursuzluk gibi şikayetler ön planda olabilir. Böyle bir durumda “gizli varis”ten söz etmek mümkündür. Bu şikayetler olduğunda, gizli varis oluşumunu ortaya çıkarmak adına renkli Doppler inceleme ile bacak toplardamarlarının değerlendirilmesi önem taşır ki, tespiti halinde erken dönemde hastalık ilerlemeden, tedavisini de yapmak mümkündür.





http://drgencel.com/dan alınmıştır

10 Eylül 2015 Perşembe

Artık erkeklerde de varis var!

Uzmanlar uyarıyor: Sıkan kemer takmayın, dar çorap giymeyin!


Varis, kadınlarda da erkeklerde demoral bozuyor ve çözüm yolları aratıyor.

Varis sadece kadınları değil erkekleri de etkileyen bir sağlık sorunu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Ümit Ergenoğlu, varlığı Antik Yunan’dan bu yana bilinen bu sorunla, günümüz endüstriyel toplumlarında daha sık karşılaşıldığını söylüyor.

Hastalık, ciddi işgücü ve maddi kayıplara neden oluyor. Sorunla ilgili önleyici tedaviler büyük önem taşıyor. Varis, yüzeysel toplardamarların uzayıp büklümlü, geniş hale gelmesiyle ortaya çıkan bir hastalık olarak tanımlanıyor. Genellikle, yüzeysel toplardamarlar içinde yer alan kapakçıkların fonksiyonlarını kaybetmesi sonucu oluşuyor.

FAST FOOD’A DİKKAT! 

Türkiye’de hastalığın görülme sıklığıyla ilgili yapılmış bir çalışma olmasa da; 50 yaş üzerinde kadınlarda yüzde 20, erkeklerdeyse yüzde 15 civarında gözlendiği düşünülüyor. Son zamanlarda görülen artışın modern çağ erkeğini de varisli yapması dikkat çekiyor. Varis, bir toplardamar kapakçık yetmezliğine bağlı olarak geliştiği için, vücutta toplardamar ve kapakçıkların bir arada olduğu hemen her yerde karşımıza çıkabiliyor.

Bunun en sık karşılaşılan örneklerinin anal bölgede hemoroit (basur), vulva bölgesinde görülen varisler ile rahim çevresinde meydana gelen varisler olduğu belirtiliyor. Günümüz yaşam koşullarında ortaya çıkan en büyük değişimin, hareketsizlik ve fast food tüketiminin artması olduğu belirtiliyor. Hareketsizlik sonucunda bacak-kas pompasının aktif fonksiyonu engelleniyor. Fast food tüketiminin artışı da kabızlık şikâyetlerinin ortaya çıkmasına ve buna bağlı olarak bacak toplardamarlarına ayrıca yük binmesine neden olarak varis gelişimine altyapı hazırlıyor.

NELER NEDEN OLUYOR? 

Kadınlarda özellikle gebelikte, âdet öncesi dönemde ve menopozda ortaya çıkan hormonal değişim, sıklıkla varise neden oluyor. Kadın hormonları, genellikle toplardamarda genişlemeye yol açıyor. Doç. Dr. Ergenoğlu, hormon replasman tedavisinin ve doğum kontrol haplarının kullanımının da varis gelişimine neden olduğunu belirtiyor.

GECELERİ DİNLENİRKEN KRAMP VARSA DİKKAT!
Ağrı.
Bacakta ağırlaşma. (Özellikle ayakta durma sonrası veya gece uykuda ortaya çıkar. )
Bacakta ödem, şişme.
Bacakta özellikle geceleri dinlenme sırasında ortaya çıkan kramp.
Uzun süreli yürümenin ardından dinlenme sırasında bacaklarda kasılma olması.
Bacakta yüzeysel damarlarda belirginleşme.
Ayak bilek seviyesinde iç tarafta renk değişimi ve ciltte kahverengi renk oluşması.
Cilt altı dokuda kalınlaşma.

VARİSİN PROTEZİ NEDİR?

varis çoraplarının bu sorunu yaşayan kişiler açısından öneminin kan akımını yeniden fizyolojik olarak yönlendirmesi olduğu belirtiliyor. Çoraplar, kullanımları esnasında yüzeysel toplardamarlara belli oranda baskı yaparak kanın yüzeysel toplardamarlar içerisinde toplanması yerine aktif olarak derindeki toplardamar sistemi içine akışını sağlıyor. Bu çoraplar basit olarak kan akımını statik halden aktif hale getiriyor ve yüzeysel toplar- damar içerisinde artmış olan kan basıncını düşürüyor. Bu nedenle tıbbi anlamda birer protez olarak kullanılan varis çorapları günümüzde varis tedavisinin temelinde yer alıyor.

HEMŞİRELER VE ÖĞRETMENLER VARİS ÇORABI GİYSİN

Bacaklarında ödem olan, variközvenleri bulunan, kronik venöz yetmezliğe sahip olan, uzun süre hareketsiz veya sabit pozisyonda kalan, hamile insanların varis çorabı giymesi öneriliyor. Ayrıca, meslek grupları olarak soruna davetiye çıkaran doktorların, hemşirelerin, öğretmenlerin ve uzun yolculuğa çıkanların varis çorabı kullanmaları tavsiye ediliyor.

KABIZLIK VE MENOPOZ VARİS YAPIYOR

Genetik faktörler: Genetik faktörler varis gelişiminde ilk sırada yer alıyor. Yapılan istatistiksel çalışmalar; ebeveynlerden birisinde varis olması durumunda, takip eden nesilde varis ve varise bağlı yakınmaların daha fazla görüleceğini ortaya koyuyor.

Gebelik: Gebelik, büyüyen bebek, omurga üzerinde bulunan toplar damara baskı yapıyor.

Obezite: Obezite özellikle toplar damarlara ek basınç yüklenmesi yaparak etkili oluyor.

Kabızlık: Kabızlık karın içi basıncını artırıyor.

Cinsiyet: Kadınlarda gebelikte, âdet öncesi dönemde ve menopozda ortaya çıkan hormonal değişim varisi tetikliyor. Kadın hormonları, genellikle toplardamarda genişlemeye yol açıyor. Hormon replasman tedavisi veya doğum kontrol haplarının kullanımı varis gelişimine neden oluyor.

Menopoz: Damarsal direnç azalıyor.

İleri yaş: Özellikle toplardamar içerisinde bulunan kapakçıklarda yırtılmalara neden olarak, varis oluşumuna yol açıyor.

Uzun süre ayakta veya sabit pozisyonda durma: Toplardamar içerisinde kan akımı olamıyor ve varis gelişimi hızlanıyor.

Bacak yaralanması: Toplar damar yaralanmasıyla mevcut damarsal yapı bozuluyor.

Yüzeysel toplardamar iltihabı: Özellikle toplardamar içinde kapakçıklar bozuluyor.

Doğumsal sorunlar: Doğumsal bazı hastalıklarda, toplardamar yapısı bozuluyor.

SIKAN KEMER TAKMAYIN, DAR ÇORAP GİYMEYİN

HAREKET EDİN: Böylece toplardamar içi kan akımının devamlılığını sağlarsınız.

BOL VE RAHAT GİYSİLER GİYİN: Toplardamar kan akım devamlılığını sağlamakta faydalıdır. Sıkan kemer takmayın, dar çorap giymeyin.

YÜKSEK TOPUK KULLANMAYIN: Ayakkabı topuğu 7-8 santimden uzunsa, baldır-kas pompası fonksiyonel olarak devre dışı kalacaktır.

DOĞRU BESLENME: Varis hastalığında, kollajen ve elastin olarak adlandırılan proteinlerden zengin beslenme faydalıdır. Doğru beslenme obezite ve buna bağlı gelişen varisi de önleyecektir.

VARİS ÇORABI KULLANIN: Varis çorapları yüzeysel toplardamarlara dışarıdan baskı ve baldır-kas pompasının aktif olarak kullanımını sağlar.

SİGARA İÇMEYİN: Serbest radikaller olarak adlandırılan ve dokularda tahribat yapan maddelerin salınımlarına neden olduğu için sigara içmeyin.

HORMONLARA DİKKAT: Hormon ve doğum kontrol haplarını kontrollü kullanın.





http://www.haberturk.com/dan alınmıştır.

9 Eylül 2015 Çarşamba

ÇOCUĞUN İKİ BACAĞI ARASINDAKİ FARK “VARİS” OLABİLİR

Genç yaşlardan itibaren görülen varisler çocukları da etkiliyor. Doğuştan derin toplardamarların olmaması durumu ile gelişen çocuklarda varis sorununa ise standart varis tedavilerinin asla uygulanmaması gerekiyor.
Uzun süre ayakta kalmak, uzun süre oturmak, sigara kullanmak, kilo sorunu yaşamak, hamilelik gibi durular varis hastalıklarını tetikleyen nedenler arasında. Genetik faktörlerin de varis oluşumu üzerinde büyük etkisi olduğunu vurgulayan uzmanlar 20 yaş üstü hem kadın hem de erkeklerin varise karşı dikkatli olması gerektiğini vurguluyor. Medical Park BahçelievlerHastanesinden Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Yusuf Kalko, son yıllarda çocuklarda da sıkça varis sorunları ile karşılaştıklarını belirtti. Kalko,”Varis bilindiği gibi damar hastalığıdır ve kanı akciğere ve kalbe taşıyan toplardamarların ilerletici bir şekilde genişlemesi ile oluşur. Çocuklarda gelişen varisleri ise bu toplardamarların olmaması durumu olarak tanımlıyoruz” dedi.

ANNE BABALAR DİKKAT

Çocuklarda varis oluşumunu standart varis görüntüsü ile karşılaştırmamak gerektiğinin altını çizen Kalko, ”Genelde bir bacakta şişlik göze çarpar ya da bir bacağı diğerinden daha büyüktür ve damarlar daha belirgindir. Ya da çocuğun her iki bacağı ve ayak bilekleri yaşıtlarına nazaran çok daha kalındır. Bazen de damarlarda belirginlik olmaz cilt altında kalır ama mutlaka iki bacak arasında fark vardır ya da ikisi de kalındır. Ayrıca hemanjiom varsa da renk değişikliği olabilir, harita gibi damar anomalileri ya da varis görülür. Bu durumda da biz erişkinlerde görülen varis görüntüsünde olurlar. Çocukluk çağında genelde damar anomalileri akla gelir ve varis olasılığı ekarte edilir. Damar anomalisi değilse eğer varis olasılığı üzerinde dururuz. Bu da genellikle genetik yatkınlıktan kaynaklanır. Çocuklarda ileriki dönemde kronik venöz yetmezliğine dönerse onlar için sıkıntılı bir hayat olur. Çünkü olay ne kadar kronik hale dönerse onun tedavisi ve yüz güldürüm oranı düşük olur. Tedaviler geciktiği için kronik hale dönüşebileceği gibi bazen de genetik yatkınlıktan kronikleşebilir. Erken tanı ve tedavi her zaman önemli ve faydalıdır. Fakat dikkatli olmak gerekir çünkü bunun tedavisi her zaman ameliyat değildir” şeklinde konuştu.

ÇOCUKLARDA STANDART VARİS TEDAVİSİ UYGULANMAZ

Çocuklarda standart varis tedavisi uygulanmaz diyen Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Çocuk hastalarımıza baktığımızda doğuştan derin toplardamarların olmadığını görüyoruz. Çocuklar bize kocaman varislerle geliyor ama onlar normal varis değil. Onların varislerine müdahale edersek çocuğun dolaşımını bozarız. Çünkü kirli kanı vücuda götürecek tek damar varis damarlarıdır. Varis hastalarında biz varisleri alıyoruz ya da su buharı ile yedek damarı tıkıyoruz. Fakat çocuklarda onu yapma şansımız yok. Her varis hastasına ‘Hadi gel açık ameliyat yapalım.’ denmez asla bu yüzden. Ya da bu damarı yok edelim yaklaşımı doğru değil. Hal böyle iken çocuklarda daha dikkatli davranmak ve mutlaka altta yatan genetik bir rahatsızlık ya da bir damar anomalisi var mı araştırmak lazım. Çünkü bir damar anomalisinin sonucu da varis olabilir. Bunu asla unutmamak gerekir. Varisi var deyip standart varis tedavisi asla uygulanmamalıdır. Altta yatan ciddi bir patoloji var ise ve bu atlanırsa istenmeyen sonuçlar doğurabilir. O yüzden çocukluk yaşındaki varislerle ilgili mutlaka tecrübeli bir kalp damat cerrahisi kliniğine başvurmaları gerekir” dedi.

STANDART TEDAVİLER KİŞİYE ÖZEL OLMAK ZORUNDA

Tedavilerin kişiye özel olması gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Yusuf Kalko, ”Varislerdeki standart tedavilerde de herkese her tür tedavi uygulanabilir asla diyemeyiz. Tüm diğer tedavi şekillerinde olduğu gibi varis tedavileri de kişiye özel olmak zorundadır. Hasta niteliğine göre köpük tedavisi, lazerli tedavi, buhar tedavisi, açık ameliyat, medikal tedavi, egzersiz programı, beslenme şeklinin düzenlenmesi, varis çorabı kullanımı pek çok seçenek sıralanır. Bunların hastaya düşen görevler ayrı hekime düşen görevler ayrıdır. Öncelikle genetik yatkınlık ve hamilelik gibi durumların önüne geçmemiz imkansız. Bunlar her şekilde varis nedenidir ve değiştiremeyiz. Fakat önlem almak için kişilerin değiştirebileceği faktörler var. Hareketli yaşamı benimsemek, yüzmek, bisiklete binmek, dar kıyafetlerden ve yüksek topuklu ayakkabılardan uzak durmak, baharatlı ve yağlı yiyecekler ile kabızlığa neden olabilecek yiyeceklerden uzak durmak gibi. Hekimin görevi ise hasta şikayetine ve varis durumuna göre uygun tedaviyi uygulamaktır” şeklinde konuştu.





http://www.milliyet.com.tr/dan alınmıştır.